27.10.11

The Devil's Double :: Saddam'ın Şeytan Oğlu


Bir varmış bir yokmuş, Saddam Hüseyin’in diktasını sürdürdüğü Irak'ta, 'Dürtüsellik' sendromunun tüm belirtilerini, sadizmle takviye etmiş bir 'Sapıkoğlan' konumundaki Uday da, kendi çapında bir saltanatın kanlı ihtişamıyla yaşarmış..

Hem, babasının kullandığı bir sürü dublörü olur da, kendisinin -bir tanecik de olsa- neden olmaz imiş..

Elbette bu bir masal girizgâhı olmayıp -hemen hemen- aynıyla vâkidir..

Uday adlı veletlerinin, Bağdat sokaklarında Ferrari'yle dolaşarak, okullu küçük kızların peşinde salya akıttığı; her türlü haksızlığın, binlerce çeşit cinayetlerin tahakkümüyle ayakta duran bu aileden, Irak'ın tüm halkları gerçekten çok çekmiştir..

Uday'ın arzusu doğrultusunda, kendine tıpatıp benzeyen bir dublörü bulması zor olmaz..
İlkokuldan beri tanıdığı Latif Yahya, bu işi için biçilmiş kaftandır..

Uday'ın sahip olduğu her şeye o da sahip olacak, bundan sonraki hayatını, onun bir ikiz kardeşi gibi yaşayacaktır..



İran'la savaş halindeki Irak ordusunda teğmen olan Latif, sonuçta kendi şahsiyetini sıfırlayan, hatta benliğini dahi unutmaya sürükleyecek bu sürpriz ve patolojik teklife kesinlikle karşı çıkar..

Ancak Uday denen bu şeytan, ondan ruhunu satmasını bile istemeye üşenecek; hep yaptığı, yâni istediği her şeyi anında aldığı gibi, bu talihsiz oğlanın ruhunu da esir alacaktır..

Kitle İmha Silahları Masalı

Latif Yahya'nın gerçek hayat hikayesini anlattığı romandan uyarlanan film -bu yönüyle- çok yakın bir geçmişte ve bizim sınırlarımızın hemen ilersinde neler yaşandığını tüm canlılığıyla ortaya koyarken, kendisini ilgiyle izletiyor..




Uday'ı ve Latif'i canlandırırken, bir kişilikten bambaşka bir kişiliğe geçişleri haiz oyunculuğuyla Dominic Cooper çok iyi oynamış; Philip Quast için de, 'Hık demiş Saddam Hüseyin'in burnundan düşmüş' diyebiliriz..

Ortaya konan acı 'gerçekler' ne kadar gerçek, bilemiyoruz tabii..

Tamam film onlara ait değil, ama sonuçta ABD gibi bir batılı ülke, aynı Saddam'ın -olmayan- Kitle İmha Silahları masalını da bize anlatmış ve bi güzel de inandırmıştı..
Öte yandan, Saddam'ın sütten çıkmış bir ak kaşık olmadığını çocuklar bile biliyordu..




İnandırmaktan bahsetmişken -bütün Iraklılar dahil- filmdeki herkesin İngilizce konuşuyor olmasındaki abukluğa, süresi boyunca alışmak da pek mümkün olamadı maalesef..

En önemlisi, filmi -son tahlilde- daha iyi olmaktan alıkoyan bir yönetim kusuru var ki doğrusu ben bunun nedenini hiç anlayabilmiş değilim..
Zira, her haliyle düzgün ve etkileyici bir şekilde gelişen film, finale yaklaşan bir noktadan itibaren (İzleyenler için o anı 'intihar' diye kodlayayım), âdeta yönetmeni değişmişcesine 'her açıdan' yalpalıyor ve bu 'tuhaf' vaziyetini koruyarak da nihayete eriyor..




The Devil's Double / Şeytanın İkizi

Yönetmen: Lee Tamahori
Senaryo: Michael Thomas, Latif Yahia (roman)
Oyuncular: Dominic Cooper, Ludivine Sagnier, Philip Quast
Yapım: 2011, Belçika / Hollanda, 109 dk.

 /10