Iron Man 3 :: Demir Adam Panik Atak

7.5.13

Iron Man 3 :: Demir Adam Panik Atak

Milyarder iş adamı ve mucit ve de muzip kahramanımız Tony Stark ya da nam-ı diğer Iron Man (Robert Downey Jr.), şu sıralar çok kötü durumdadır..

Daha önce Stark tarafından reddedildiğinden, fazlasıyla mevcut hırsına daha da hırs ekleyen Aldrich Killian (Guy Pearce), Dr. Maya (Rebecca Hall)'nın buluşu olan, insanı 'manyak' güçlendirerek, Ghost Rider'daki Johnny Blaze misali, 'içten yanmalı' kömür sobasına çeviren Extremis virüsüyle kahramanımızın karşısına dikilmiş; üstelik bir de, Mandarin (Ben Kingsley) adlı azılı bir terörist başıyla iş birliğine gitmiştir..

Daha önceki maceranın da etkisiyle ruhuna çöken uykusuzluk ve 'Panik Atak' bir yandan, bu 'kötü adam'lar diğer yandan kahramanımıza girişirler..

Malikânesi -bi güzel- başına yıkılmış, şişkinlik yapan gazı alınmış, dünyaca meşhur egosu da normal seviyelere indirilmiştir..

Tony Stark bu macerada yalnız değildir elbet; sevgilisi Pepper Potts (Gwyneth Paltrow), bu ikilinin ortak dostları Happy Hogan (Jon Favreau), Tony'nin en yakın 'silah' arkadaşlarından Albay Rhodey (Don Cheadle) ve kahramanımızın her şeyi olan -zırh işlerinden de sorumlu- bilgisayarı Jarvis Bey!.

Bu dostlarına rağmen, Iron Man'in işi çok zordur..

Yeteneklerini sonuna kadar zorlayarak, önce kendisini ve sevgilisini, sonra da -eğer sıra gelirse- dünyayı kurtarmalıdır..

Marvel Comics'in 1963'te piyasaya sürdüğü Iron Man'in, en sevilen süper kahramanlardan biri haline geldiğini biliyoruz..

En son, The Avengers (2012)'ın içindeyken buluştuğumuz 'sempatik' dostumuz, kendisini başarıyla canlandıran Robert Downey Jr.'ın büyük katkılarıyla, yeniden ve dördüncü kez beyaz perdede..

Aldığı sürenin kısalığına karşın, bir nevi 'Bin Ladin' parodisi denebilecek Mandarin rolünün 'oynaklığıyla' çok şaşırtıcı bir sürpriz karaktere bürünen Ben Kingsley, filmin en eğlenceli sahnelerini yaratıyor..

İlk filmi Kiss Kiss Bang Bang (2005) ile tanıdığımız Shane Black'in -senaryoya da katkı koyarak- yönettiği Iron Man 3'ün, mantıkla -dolayısıyla da- bilimle bağlantısı epeyce sorunlu bir bilim kurgu olduğu aşikâr; ancak, aksiyonu mükemmel kotarılmış, eğlenceli bir macera olduğu hususu ise tartışılmaz..

Son olarak, son jeneriğin en sonunda devreye giren son sahneyi kaçırmamakta sonsuz yarar var diyor, satırlarıma burada son verirken de sonsuz saygılarımı sunuyorum..