Evli çiftin komşu kız kardeşlerle karşı karşıya kaldığında meydana gelen olayları konu alan filmin yönetmen koltuğunda Nicholas Stoller (Forgetting Sarah Marshall) oturuyor.
İkinci bebeklerini bekleyen Mac (Rogen) ve Kelly Radner’ın (Byrne) yetişkinliğe doğru son adımı atmaya hazırlardır; banliyöden taşınmak.
Ama tam da mahalleyi geri aldıklarını ve evi güvenli bir şekilde satabileceklerini düşündüklerinde yan evlerindeki yeni sakinlerin Teddy (Efron) ve kardeşlerinin hayal ettiğinden bile daha kontrolsüz olan bir kız öğrenci birliği olduğunu öğrenirler.
Okulun cinsiyetçi, kısıtlayıcı sisteminden sıkılan geleneklere uymayan Kappa Nu hanımları, istedikleri her şeyi yapabildikleri bir evde yaşamaya karar vermişlerdir.
Shelby (Moretz) ve kız kardeşleri, Beth (KIERSEY CLEMONS of Amazon’s Transparent) ve Nora (BEANIE FELDSTEIN - Fan Girl) kampüsün hemen dışındaki kusursuz mekanı bulduklarında, evin sessiz bir sokakta olmasının erkeklerin verdiği partiler kadar efsanevi partiler vermelerine engel olmasına izin vermeyeceklerdir.
Yan evdeki yeni öğrencileri yenecek hünerleri olan eski komşulardan birine başvurmak zorunda kalan Radner’lar en iyi arkadaşları Jimmy (IKE BARINHOLTZ rolüyle - gelecek film Suicide Squad’da) ve Paula (CARLA GALLO - Superbad)— ile birlikte karizmatik Teddy’yi (Efron) gizli silahları olarak getirirler.
Teddy, kız öğrenci birliğinin içine sızıp cazibesini kullanabilirse 30’lu yaşlardaki oyuncular Kappa’nın evini kapatacaktır.
Ama komşularının mücadele etmeyeceklerini düşünüyorlarsa gençlik dolu zekanın ve katıksız çılgınlığın gücünü çok hafife almışlar demektir.
Kötü Komşular 2’de yine muhteşem yardımcı oyuncular DAVE FRANCO (21 Jump Street), CHRISTOPHER MINTZ-PLASSE (This Is the End) ve JERROD CARMICHAEL (The Carmichael Show) Delta Psi’nin kardeşleri rolüyle, LISA KUDROW (Web Therapy) ise Dekan Carol Gladstone rolüyle geri dönüyor.
Yapımcılar komedi filmi için geri dönen sanatçılarla yeni katılan bazı sanatçılardan oluşan bir kamera arkası ekibi oluşturmuş.
Başlarında görüntü yönetmeni BRANDON TROST’un (This Is the End, The Interview) yer aldığı ekipte yapım tasarımcı THERESA GULESERIAN (Togetherness, Before We Go), editör ZENE BAKER (The Interview, This Is the End), kostüm tasarımcı LEESA EVANS (Zoolander 2, Trainwreck) ve besteci MICHAEL ANDREWS (Bridesmaids, Neighbors) bulunmaktadır.
Ayrıca Point Grey Pictures bayrağı altında yapımcılığı gerçekleştiren serinin yapımcıları EVAN GOLDBERG (This Is the End, The Interview), JAMES WEAVER (This Is the End, The Interview) ve Rogen, aynı görevlere yeniden dönüyorlar.
Kötü Komşular’daki ANDREW JAY COHEN & BRENDAN O’BRIEN’ın yarattığı karakterlere dayanan Kötü Komşular 2’nin yazarları; Cohen & O’Brien & Stoller & Goldberg & Rogen.
Good Universe’ten NATHAN KAHANE (Juno) ve JOE DRAKE (The Hunger Games serisi) TED GIDLOW (The DUFF), Cohen ve O’Brien ile birlikte seriye sorumlu yapımcılar olarak dönüyorlar.
Aynı Mahalle, Nu Kuralları: Kötü Komşular Geri Dönüyor.
2014’te vizyona giren orijinal komedi Kötü Komşular’da izleyiciler, genç bir çiftle yandaki eve taşınan erkek öğrenci birliği arasındaki gürültülü savaşı anlatan filmin konusunu çok beğenmişlerdi.
Doğal olarak filmin kabarık gişe hasılatı ve aldığı övgüler yaratıcıları; yönetmen Nicholas Stoller ve yapımcılar Seth Rogen, Evan Goldberg ve James Weaver arasında devam filmi konuşmalarına yol açmış.
Geçmişteki bilinen komedi devam filmleriyle aynı kaderi paylaşmamaya kararlı olan ekip, büyüğün daha iyi olduğu anlamına gelmediğinin altını çizmiş.
Filmde rol alan ve yapımını gerçekleştiren Rogen şunları söylüyor; “Konu nasıl tırmandıracağımız değildi. Birçok devam filminin hatası bu oluyor. Önemli olan nasıl geliştireceğimizdi. Daha fazla şey eklemeye ve daha büyük bir versiyon yapmaya çalışmıyorduk. Bu insanların hayatlarında olacak sıradaki olayı ele almak istedik.”
Yaratıcı ekip, başarısız olan devam filmlerinin tuzaklarından kaçınma çabasıyla benzer temaları olduğunu düşündükleri filmleri detaylı bir şekilde araştırmış ve en büyük ilhamı şaşırtıcı bir kaynaktan almışlar.
Stoller şöyle anlatıyor; “Bu iğrenç R sınıfı, kirli, iğrenç bir Toy Story. Ama yine de Toy Story. Büyümek, yaşlanmakla ilgili ve o süreçte hem komik hem de buruk olayları ve filmdeki her karakteri nasıl etkilediğini konu alıyor.”
Yan evlerine taşınan öğrenci birliğini yendikten birkaç yıl sonra gelişmiş particiler Mac ve Kelly kendilerini hayatın yeni bir dönemine girerken buluyorlar.
İkinci bebek yolda olduğu için çift, büyüyen ailelerini üniversite kasabasından başka yere, tam yetişkinliğin son kalesine doğru taşımaya hazırlanmaktadır.
Artık Stella (ELISE VARGAS) bebeklerin “hayır!” kelimesinin gücünü keşfettikleri bir döneme girmektedir ve Mac ile Kelly güzel kızlarının bir gün büyüyerek asi bir genç olacağı ve onlara bir zamanlar kendilerinin yetişkinlere yaptığı gibi hor görerek bakacakları fikriyle yüzleşirler.
Stoller şöyle özetliyor; “Film, tüm ebeveynlerin yaşadığı, ebeveyn olarak kötü bir iş çıkardıkları ve bir gün çocuklarının kendilerinden nefret edeceğinden korkmalarını ve dehşetlerini konu alıyor.”
Ekibe çekici gelen, iki amaç olması olmuş.
Rogen şunları söylüyor; “İlk film, yetişkin olma fikrini kabullenmek istememe ve hala parti yapmak isteme ve olgun davranmamayı konu alıyordu. Bu filmde yetişkin olduklarını kabulleniyorlar, ama çocuklarının büyüyeceğini ve sonunda kendilerinden hoşlanmayacaklarını kabullenmek istemiyorlar. İlk filmde Mac ve Kelly hala çocuk olmak isterken, bu onların bir çocuğu kontrol etmeye çalışmalarını konu alıyor.”
Radner’ların eski komşusu Teddy Sanders için zaman merhametsiz olduğunu kanıtlamış.
Delta Psi’nin çöküşü ve kendisinin kovulma olayından sonra Teddy anlamsız bir perakende işinde hiç bir amacı olmadan sıkışıp kalmıştır.
Öğrenci birliğindeki arkadaşları yetişkin hayatlarına alışırken ve kendilerini hem profesyonel, hem de kişisel olarak kanıtlarken, Teddy geride kalabileceğini giderek daha çok anlamaktadır.
Efron şöyle anlatıyor; “Teddy hassas bir dönemde. Hayatının yeni bir dönemine geçişte ve bir 20’li yaş krizi yaşıyor. Delta Psi’deki tüm eski arkadaşları ilerlemiş ve bir şeyler başarmış. Oysa kendisi sabit ve o dünyada ilerleyemiyor.”
Teddy, özel (ve işe yaramaz) yeteneklerini nasıl kullanacağını sorguluyor ve yavaş yavaş çözerken Mac ve Kelly de bir sonraki büyük adımları için hazırlanıyorlar.
Bir satıcıyla anlaşmışlar ve 30 günlük bloke dönemi başlamışken Delta PSi’nin eski evine yeni bir kiracı taşınınca yine olanlar olur.
Rose Bryne şöyle anlatıyor; “Mac ve Kelly, ev hayatına daha çok uyum sağlamaya çalışırken bir anda yan eve bir kız öğrenci birliği taşınır. Hem sattıkları evi, hem de satın aldıkları evi kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalırlar. Yani risk çoktur.”
Öğrenci birliği, Mac ve Kelly’ye en büyük korkularını zalim bir şekilde hatırlatır; kızlarının bir gün büyüyüp kendilerinden nefret edecek olması.
Rogen şunları söylüyor; “Yetişkin olduğumuzu kabullendik ama çocuklarımızın büyüyüp bizden nefret etmeye başlayacaklarını ve sonunda yan evdeki kızlara dönüşeceklerini kabullenmek istemiyoruz.”
Projeyi geliştirirken çeşitli hikaye fikirleri ve senaryoları konuşulmuş (Delta Psi yıllar sonra geri döner! Dormopolis adı verilen mitolojik bir parti yatakhanesi vardır!) Yaratıcı ekip sonunda yandaki boş eve sürekli parti veren kız öğrenci birliğinin taşınması fikrinde birleşmiş.
O zaman şaşırtıcı bir keşifte bulunmuşlar.
Rogen şöyle anlatıyor; “Ofisimizdeki biri bir kız öğrenci birliğindeydi ve yan eve sürekli parti veren kız öğrenci birliğinin taşınması fikrini konuştuğumuzu duymuş. Aslında parti verme izinleri olmadığından söz etti. Araştırdığımızda doğru olduğunu öğrendik ve bize hikayenin çatısıyla ilgili bir fikir verdi.”
Aslında biraz araştırınca kız öğrenci birliklerinin evlerinde alkol ikram etmelerinin yasak olduğu görülür.
Bu göze çarpan cinsiyet eşitsizliği keşfiyle yapımcılar Kötü Komşular’ın evrenini genişleten ilginç bir konuya rastlamışlar.
Evan Goldberg şunları söylüyor; “Ben ve Seth, Kanadalıyız ve onların da tıpkı erkek öğrenci birlikleri gibi partiler verdiklerini varsaydık. Feminist bir yaklaşımın ve hikayenin filmi biraz daha ilginçleştireceğini biliyorduk.”
Elbette kızlar, filmin üniversitesi Braxton’a geldiklerinde, ebeveynlerinin gözlerinden ve lise hayatının kısıtlamalarından uzakta, efsanevi üniversite kültürünün tadına bakmaya hazırlardı. Erkekler gibi çılgın partiler veremeyecekleri gerçeğini kavradıklarında uğruna savaşmaya değecek bir ideal bulmuşlardı.
Kendine saygı duyan her kız, parti yapma hakkı için savaşmalıdır.
Bir ev, satış için bloke döneminin bitmesini beklerken, diğeri de erkek merkezli bir sistemin dışında bir miras bırakmayı isterken, işler hızla tırmanır ve Teddy arada kalır.
Kızların taktikleri giderek kabalaşırken kahramanımız da öğrenci birliğine ait bir zamanlar çok sevdiği sistemi seçmek ya da öğrenci birliğini yıkmak üzere taraf değiştirmek arasında bir seçim yapmak zorunda kalacaktır.
İlk filmin karakterlerinin yaratıcıları olan Andrew Jay Cohen & Brendan O’Brien’a ikinci komedi filminde senaryo görevlerinde Rogen, Weaver ve Stoller da eşlik ediyor.
Birlikte Mac ve Kelly’nin, cinsiyetçi sisteme karşı koymaya çalışan bir grup güçlü genç kızla mücadele edeceklerini kurgulamışlar.
Kız öğrenci birliğinin amacının asaleti bir dereceye kadar daha kötü olmalarına olanak veriyor ve gerçek kötülerin kim olduğunu gösteren sınırı bulanıklaştırıyor.
“Bu sefer Kappa Nu kızlarının çok daha net bir vizyonu var, sıradan bir amaçtan çok daha fazlasına sahipler.” diyor Rogen.
“En iyi kötülerin sempatik olduğu söylenir. Bundan dolayı, kızlar Delta Psi erkeklerinin yaptıklarından çok daha ileri gidebiliyor ve çok daha korkutucu olabiliyorlar.”
Savaş zamanında olduğu gibi ilerleme ve doğruluk yolunda bir değişiklik yapmak uğruna savaşıldığı ahlak sistemi sınanır.
Stoller şöyle anlatıyor; “Kızların yapmak istediği inanılmaz bir şekilde cesur ve asil bir amaç. Bu yüzden Mac ve Kelly’ye karşı aşağılık bir şekilde davrandıklarında bile bir şekilde kazanmalarını istiyorsunuz çünkü sisteme karşı savaşıyorlar”
Yaratıcı ekip için bu karakterlerin sadece bir film unsuru değil de gerçek karakterler olması önemliydi.
Kappa Nu’nun kadınları gerçekten inandıkları bir şey için savaşıyorlar. Karakterlerin bakış açısıyla incelenen fikirler, kadınların genelde tür içinde nasıl resmedildiğine işaret ediyor ve bu komedi de oyun sahasına eşitlik getirme konusunda üstüne düşeni yapıyor.
Kötü Komşular evreninde kadınlar da tıpkı erkekler kadar istedikleri gibi eğlenme özgürlüğüne sahiptir.
Stoller şöyle söylüyor; “Filmdeki esprilerden biri de feminizmin kurallarını tartışan çok sayıda aptal karakter olması. Aptal gibi hareket etmek aslında feminist bir eylem ve ayrıca birçok komedinin genelde erkeklerin aptal olmasına olanak verirken kadınlara olanak vermemesine de bir eleştiri getiriyor.
Amerika’da yoğun haftada herhangi bir üniversite kampüsüne giderseniz gidin gözlerini kocaman açmış bir alay birinci sınıf öğrencisi uygun seçenekleri araştırıyordur. Braxton’daki birinci sınıf öğrencisi Shelby için bir kız öğrenci birliğine girme ve hazırlandığı epik sosyal hayatta yer alma vaadi, kampüsün en popüler evi olan Phi Lambda’yı ziyaret ettikten hemen sonra sönmüştür.
Shelby, olayın üstüne hemen bir esrar yakar ve buz gibi gerçeği öğrenir; Kurallar, parti vermenin ancak erkek öğrenci birliklerinde gerçekleşebileceğini söylemektedir. Rogen şunları söylüyor; “Shelby üniversiteye lise hayatının ve ebeveynlerinin zincirlerinden sonunda kurtulacağını umarak gitmiştir. Ama hiçbir özgürlüğün olmadığı son derece kontrollü bir sistem olduğunu öğrenir.”
Aktivist birinci sınıf öğrencisi olarak lisede çok fazla yakın arkadaşı olmamıştır ve şimdi Shelby, kız kardeşleri Beth ile Nora’yı bulunca sorunu ele almaya ve kampüs dışı bir kız öğrenci birliği kurmaya karar verirler.
Kappa NU, kendileri için son derece önemlidir, kuralları olmayan ve her türlü cinsiyetçi ifadelerden bağımsız olacaktır.
Katılmak isteyen herkese açık, seçkin olmayan bir organizasyon olacaktır.
Kızlar, doğal olabilirler, kendilerini tanımlayabilir ve kendi şartlarıyla katılabilirler, onay veya geçerlilik almaları gerekmez.
Shelby ve Kappa Nu kızları için #kızgücü artık başlamıştır.
Rogen, Efron ve Bryne’ın geri dönmek için söz vermesiyle birlikte yapım ekibi korkusuz, tutkulu ve acımasız Kappa Nu liderini oynayacak oyuncuyu bulma arayışına girmişler.
Rol, keskin zekası ile sinema TV’de etkileyici çalışmalarıyla bu rol için biçilmiş kaftan olan Chloë Grace Moretz’e gitmiş.
Stoller şunları söylüyor; “Chloë yalnızca 19 yaşında ama aklı yaşının çok ötesinde. Yoğun dramatik ve aksiyon filmlerindeki çok sayıdaki deneyimlerinin bir sonucu olarak Zac’a benzer bir enerjiye sahip. Role yoğunluk katıyor. Komedi çekiyor olsak da çılgın olmanın yanı sıra, her zaman da hazırdı.”
Lise boyunca çok iyi bir sporcu olan Shelby, sporda gereken şiddetli yoğunluğu amacı için kullanıyor ve Kappa Nu’nun ardındaki prensipleri korumak için ne gerekiyorsa yapmakta hiç vicdan azabı duymuyor.
Moretz, kahramanın gücünü takdir etmiş ve böyle güçlü bir kadın karakteri canlandırma fırsatını yakaladığı için heyecan duymuş. “Shelby, bir şeyin peşinden nasıl gideceğini biliyor ve inanılmaz bir kararlılığı var. Kesinlikle yetki sahibi ve “hayır” demekten korkmuyor. Kadın veya erkek kimsenin kendisini kullanmasına izin vermiyor.”
Rol, Moretz’e doğaçlama ağırlıklı komedi dünyasında yeteneklerini sınama fırsatı sağlamış. Moretz şunları söylüyor; “Benim için farklıydı çünkü diğer filmlerimin çoğu dramatik filmlerdi ve çok farklı bir yaklaşıma sahiplerdi. Bu sette repliklerle oynamaya ve kitap dışına çıkmaya teşvik edildik. Tam bir amatördüm ve amatörlüğü saklamak zorunda kalmak yerine paçayı sıyırdım.”
Shelby, telaşla Phi Lambda’ya giderken tipik öğrenci birliği hayatının cinsiyetçi dinamiklerinden ve dışlayıcı taktiklerinden -erkek öğrenci birliklerine hizmet etmek üzere kurulmuş gibi görünen davranışlardan- aynı derecede dehşete düşmüş olan Beth ve Nora’ya rastlar.
Uzun süreli bir ilişkiden yeni çıkmış olan Beth için üniversiteye gitmek, tomurcuklanan cinselliğini keşfetmesi için bir fırsat sağlamıştır.
İzleyicilerin, çıkış yaptığı Dope adındaki filmle tanıdığı Kiersey Clemons, filmin güç temalarından etkilenmiş.
Beth’in iyi mizacını ve kendini keşfetme yolculuğunu beğenmiş. Clemons şunları söylüyor; “Beth, insanları memnun etmeye çalışan biri ve kendisini çözmeye çalışıyor. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu biliyor ama yine de yeni şeyler öğrenmek ve tecrübe etmek istiyor.”
Ayrıca ilk kez tek başına olan Kappa Nu’nun Nora’sı da daha önce hiç uyuşturucu veya alkol denememiş.
Oyuncu Beanie Feldstein’in karakterinin keyfi uyuşturucu kullanımını detaylı bir şekilde araştıracak kadar deneyimli değilmiş.
Şunları söylüyor; “Bu filmde yapmam için çılgınca şeyler verildi ve ben uyuşturucu konusunda hiçbir şey bilmem. Bu yüzden bana çakmak kullanmayı öğretmeleri gerekti.”
Kendisi de üniversiteden yeni mezun olmuş biri olarak Feldstein, hayatın bu dönemini ve kızların arasındaki bağı anlayabiliyor.
Şunları söylüyor; “Sadece anlamaya çalışıyorlar ve birbirlerinde teselli bulmaya çalışıyorlar. Hiç kimseyi tanımadığınız yeni bir şehirde, yeni bir okula gelmek çok ürkütücü olabilir. Bu yüzden okulda kendi grubunun olmasını istemeyi anlıyorum.”
Kappa Nu’nun genç kızları sette ve set dışında hissedilebilen bir kardeşlik bağı kurmuşlar.
Clemons şunları söylüyor; “Yaşıtım bir grup kızla çalışmak çok hoştu. Birbirimizde kalıp sadece oğlanlardan konuşup tavsiye veriyor, bizim yaşımızdaki kızların eğlenmek için yaptığı ucuz hareketler yapıyorduk.”
Delta Psi’nin kardeşleriyle üniversite yıllarını tamamlarken ve yetişkinliğe geçmek üzerelerken tanıştığımız gibi, Kappa Nu’nun genç kadınları da amaçları uğruna durmak bilmeden mücadele vermeye yeni başlamaktadırlar.
Stoller şunları söylüyor; “Erkekler 22 yaşındayken, kızlar 18 yaşında. Bu yüzden cinsiyet konusunu bir kenara bırakırsak daha da çılgınlar; çünkü sosyal ve ahlaki gelişim henüz gerçekleşmemiş. Mac ve Kelly’yle uğraşırken ahlak değerlerinden daha yoksunlar ve bu da bu filmi daha çok bir korku filmine dönüştürüyor.”
Küçük yaşları ve gündemlerinin cesur doğası, acımasız Kappa Nu’nun yaklaşımını ve taktiklerini haklı çıkarıyor.
Rogen şöyle söylüyor; “Kızların daha net bir vizyonu ve çok daha haklı bir amaçları var. Bu yüzden de çok daha ileri gidiyorlar ve çok daha korkunçlar. Şahsen ben Chloë, Kiersey ve Beanie’den Zac, Dave, Jerrod ve Chris’ten korktuğumdan daha çok korkuyorum.”
Teddy’nin Delta Psi’deki kardeşleri rollerine geri dönen oyuncular Dave Franco, Jerrod Carmichael and Christopher Mintz-Plasse; Pete, Garf ve Scoonie rollerini yeniden canlandırıyorlar.
Öğrenci birliği kardeşleri birbirleriyle yakınlıklarını sürdürürken dünyada iz bırakmaya da başlamışlar. Teddy dışında.
Carmichael şunları söylüyor; “Büyüyorsunuz ama birbirinizden ayrılmanız gerekmiyor. Hala birlikte takılıyorlar ve birbirlerini hala seviyorlar. Ama bir yetişkin oluyorsunuz. Ne yazık ki Ted hala bunu çözmeye çalışıyor.”
Teddy’nin en yakın arkadaşı Pete rolüne dönen Franco için aynı ekiple tekrar bir araya gelmek hoş bir deneyim olmuş.
“Birinci film, belki de sette en çok eğlendiğim filmdi ve geri dönüp bu çocuklarla tekrar birlikte çalışmak harikaydı. Çünkü birbirimizi tanıyoruz ve seviyoruz. Daha çok özgür olabileceğimiz bir rahatlığa sahiptik ve en iyi işler de o zaman çıkar.” diyor Franco.
Kötü Komşular’a ayrıca Mac ve Kelly’nin en yakın arkadaşları Jimmy ile Paula da dönüyorlar.
Bu kez yeni öğrencileri yenme planlarında katılımları daha büyüktür. Rogen şunları söylüyor; “Jimmy ve Paula’nın ilk çocukları olmak üzere ve ilk filmde Mac ve Kelly’nin olduğu gibi çok korkuyorlar. Hala ilk filmdeki gibi canavarlar ve en iğrenç insanlar.”
Yönetmen Stoller şöyle anlatıyor; “Jimmy ve Paula sıkılmışlar, sadece zafer günlerini yeninden yaşamak istiyorlar ve Mac ile Kelly’ye yardım ediyorlar.”
Jimmy ve Paula zekadaki açıklarını sadakat ve enerjiyle telafi ediyorlar.
Barinholtz şunları söylüyor; “Carla ve ben ilk filmde çok eğlenmiştik ve bir şekilde bu filmi birinciden daha aptal yapmanın bir yolunu buldular. Filmin teması Mac ve Kelly’nin yaptığı gibi hayatın bir sonraki aşamasına adım atmak olsa da Jimmy ve Paula neredeyse gerilemişler. Karakterlerimiz o kadar aptallar ki hiçbir şeyden etkilenmiyorlar.”
Gallo’nun ruhsuz çift için kalbinde zayıf bir noktası varmış ve Barinholtz’la birlikte boş, sakız çiğneyen tarzına geri döneceği için heyecanlıymış.
“İnanılmaz eğlenceliydi. Zamanın yarısında birbirimizi güldürmeye çalışıyorduk. Bu filmde asıl amacım beş film daha yapacağımız kadar iyi yapmak.” diyor.
“Ike’ın karakteri en uygunsuz şeyleri söylüyor, ama paçayı kurtarabileceği zaman belli bir cazibesi var. Carla da muhteşem ve çılgın bir komedyen. Her zaman bir sahnenin en tuhaf ve en sıra dışı perspektifini buluyordu ve harikaydı.” diyor Byrne.
Diğer oyuncular tarafından sahne çaldıkları düşünülen Barinholtz ve Gallo, her zaman setteki en çok kahkaha yaratanlar olmuşlar.
Efron şunları söylüyor; “Onları ayarlamanız gerekiyor, çünkü ağızlarından en çılgın sözler çıkıyor. Bu filmde başka herhangi bir filmde olduğundan çok daha fazla güldüm.”
Kötü Komşular’ın evrenine aynı zamanda ilk filmde tanıtılan zengin karakterlere kalıcı bir iz bırakan yardımcı oyuncular da geri dönüyor. Listede sempatik olmayan Dekan Gladstone rolünde Lisa Kudroow, Ardendal’in ‘en iyisi’ olarak komedyen Hannibal Buress, Emlakçı Wendy rolünde Liz Cackowski, Mac ve Jimmy’nin patronları rolünde Bill Wazakowski yer alıyor.
Hem yeni yardımcı oyuncular, hem de konuk oyuncuların kadrosunu tamamlamak için yapımcılar günümüzde komedide çalışan en komik oyunculardan bazılarını seçmeye çalışmış.
Rogen şunları söylüyor; “İlk filmden öğrendiğimiz bir şey varsa o da bütün küçük rolleri, rolü oynamak isteyen en komik oyuncuları seçmek çok önemliydi. Çok iyi gitti ve herkes bize son derece komik bir şeyler sundu.”
R kategori komedilere yeni olan oyuncu ve şarkıcı Selena Gomez, Chole, Beth ve Nora’nın üniversiteye geldiklerinde ilk olarak gittikleri yer olan ukala kız öğrenci birliği Phi Lambda başkanı rolü için getirilmiş.
Weaver şunları söylüyor; “Phi Lambda başkanı, kızların karşılaştığı en mükemmel örnek. Abartılı, tipik kız öğrenci birliği kızını temsil eden bir rolde Selena’nın ne kadar güzel ve büyüleyici olduğuyla eğlenmemiz gerekiyordu.”
Gomez şunları söylüyor; “İlk filmin öyle büyük bir hayranıydım ki hiç düşünmeme gerek kalmadı. Komedi biraz rahatsız olduğunuz ama vakti en iyi geçirdiğiniz yanınızı dışarı çıkarır. Rahat davranıyorsunuz ve sizi kimse yargılamıyor. Günü en muhteşem komedyenlerle gülerek geçirdim. Nick’ten aldığım en sevdiğim talimat ‘Gülümse ama için ruhsuz olsun.’ idi.”
“Selena en sevdiğim konuk oyunculardan biri çünkü hiç beklemiyordum. Komik, sakin ve etrafta bulunması eğlenceli biriydi. İş takviminden dolayı onu kısa bir süre ağırladık. Gerçekten eğlenceliydi.” diyor Goldberg.
Stoller, Rogen ve oyuncuların büyük çoğunluğu geri gelince setteki atmosfer daha az işe, daha çok bir aile toplantısına benzemiş.
Efron şöyle söylüyor; “Bütün ekibin geri dönüp bir arada olması en güzel deneyimlerden biriydi. İlk filmin başarılı olduğunu görmek geri dönüp daha çok çalışmak için heyecanlanmamıza neden oldu. Hepimiz çok güzel bir film yapmak için çok daha enerji doluyduk.”
Yeni karakterler ve oyuncular sürece bir dinamizm getirmiş.
Rogen şunları ekliyor; “Kızların eklenmesinden dolayı çok fazla yeni enerji var. İlk film kadar eğlenceli olmasını sağladılar.”
Nicholas Stoller, filmlerinin setinde çok fazla doğaçlama olduğunu gösterse de yaratıcı ekip, hikaye ve tema için sağlam bir temel oluşturacak olan güçlü bir senaryo sağlamak için çok çalışmış.
Rogen şunları söylüyor; “Senaryo, en kötü durum senaryosu gibidir. Bu senaryo üstünde çok zaman harcadığımız bir senaryo. Ama bir şeyin iyi olup olmayacağını öngörmek imkansız ve doğaçlama, oyuncuların doğal ve anda olmalarına olanak veriyor.”
Stoller, oyuncular ve yapımcılar arasındaki işbirliğini çok sevmiş; “Ben hep kamera arkasından yazarım ve doğaçlama yapmayı ve yeni şeyler denemeyi çok severim. Bu filmde muhteşem bir yazar ekibimiz var. İnanılmaz komik ve zekiler. Bu da çekim sırasında bize çok daha derin bir hikaye yazımı olanağı sundu.”
Sette oluşturulan yaratıcı süreç, en iyi şekilde komedi film yapımının sıra dışı, çılgın bir engel parkuru olarak tanımlanabilir.
Oyuncular, Stoller ve yazar ekibi arasında kusursuz bir işbirliği vardı. Yaratıcı yapım ekibi, yazarlar ve sahnede yer almayan diğer yetenekler, defterlerle ve kağıtlarla donatılmışlardı.
Sahne sırasında çok sayıda fikir ve espriyi kağıda geçiriyorlardı. Birkaç çekimden sonra kağıtlar setteki Stoller’a iletiliyor ve o da hemen göz gezdirip replikleri ve esprileri oyunculara aktarıyordu.
Bu süreç gün boyu devam ediyordu. İzle, yaz, koş, gül, tekrarla. Weaver şunları söylüyor; “Çok işbirlikçi bir ortamdı. Nick okun ucundaydı. Filmin tamamı sürekli kafasında olduğu halde en açık ve en işbirlikçi kişi oydu.”
Doğaçlama ustası Barinholtz şunları söylüyor; “Nick süper komik, çok iyi bir yazar sürekli komik cümleleri var. Çok da iyi gülüyor ki bu da önemlidir. İster stand up, ister böyle bir film yapıyor olun iyi bir fikriniz olmalı, karakterin kim olduğunu iyi kavramalısınız ve devam etmenize izin verecek güvene sahip bir yönetmeniniz olmalı.”
Kappa Nu’yu temsil eden genç oyuncular için setteki samimi ortam ve doğaçlamaya cesaretlendirme, koroya seslerini ilave etmelerini sağlamış.
Moretz şunları söylüyor; “Bir grup erkek tarafından yaratılmış ve yazılmış bir filmde kadınlar hakkında nasıl sosyal bir yorum yapabiliriz? Zırhlarını bırakmaları ve esprilerimizi yüreklendirmeleri çok hoştu. Ayrıca yazmalarını istediğimiz şeyleri yazdılar.”
Moretz, yoğun komedi doğaçlamasında yeni iş arkadaşlarının tam desteğini almış olmak oldukça yardımcı olmuş.
“Doğaçlama, yazma ve oyunculuk yeteneklerinizi karakterinizin sınırları içinde güçlendiriyor. Doğru yaptığınızda ve kamera arkasında herkesin güldüğünü duyabildiğinizde çok heyecan verici ve sevindirici.”
Geri dönen oyuncular için bu, ilk film sırasında kurulmuş olan güvenin ve iletişimin üzerine inşa etmek için bir fırsat olmuş.
Byrne şunları söylüyor; “Bu filmi daha güçlü kılan hepimizin tüm oyuncuların ve karakterlerin güçlerini ve kimyalarını biliyor olması. Nick de nasıl olacağı konusunda ustalaştı. Sette her gün sahneyi olması gereken yere taşımak için çok çalışıyorduk.”
Rogen ve Byrne’ın karakterlerinin eski en büyük dertlerinin bir hayranı varmış.
“Seth ve Rose’un karşılıklı şakalaşmasını izlerken aralarındaki elektrik inanılmazdı. Uzun zamandır izlediğim en komik çiftler ve ebeveyn olmayı istememe neden oluyorlar. Onlarla aynı sahnede olmak çok eğlenceliydi ve sürekli gülüyordum.” diyor Efron.
Bryne, yeni komedinin Rogen’le tekrar çalışmak için güzel bir fırsat olduğunu itiraf ediyor; ”Seth bir komedi dehası. Beyninde ve her durumu görüşünde bu var. Onun izinden gittim ama çok cömert biri ve her sahneye egemen oluyor. İşimizin ağır yanlarını o yapıyor.”
Çekim günü sahnede olsun olmasın Rogen, yapımcı göreviyle sürekli sette bulunmuş.
Stoller şunları söylüyor; “Seth ve dikkatli gözü her gün oradaydı. Onunla çalışmayı çok seviyorum ve Evan ve James’le birlikte çok güçlü yaratıcı ortaklar olduğumuzu düşünüyorum. Onu 18 yaşımdan beri tanıyorum. Bu yüzden bazen nasıl bir komedi dehası olduğunu unutuyorum.”
Barinholtz, kastın geri kalanının düşüncelerini özetliyor; “Seth, her zaman herkesten beş adım önde oluyor. Onunla çalışmak, vücudundan esrar dumanları tüten, inanılmaz zeki bir Yahudi ayıcıkla çalışmaya benziyor.”
Kötü Komşular 2’nin büyük çoğunluğu Mac ve Kelly’nin eviyle Kappa Nu evi arasında geçtiği için yapım ekibi adeta suç mahalline geri dönmek üzere hazırlanmış.
İlk film, tamamen Los Angeles’ta, mevcut iki komşu evde çekilmiş.
Bu kez çekimlerin çoğu Atlanta, Georgia’da yine iki komşu evde çekilmiş.
Weaver şöyle söylüyor; “Aynı yerde geçen bir filmi aynı mekanda çekmeden yapmak ilginç oldu. Bu yüzden tercihlerimiz konusunda yaratıcı olmamız gerekiyordu."
Yapım, Ağustos 2015’te Atlanta’da başlamış ve dokuz haftadan uzun sürmüş.
Atlanta, Los Angeles’ın yerini doldurduğu hayali Ardendale kasabasının yerini tutmuş.
Yapım tasarımcısı Theresa Guleserian ve ekibi her iki evi de tamamen sette yeniden yapmak üzere görevlendirilmişler.
“Orijinal iç mekanlar komşu evlerde değildi. Bu yüzden iç mekanı ve dış mekanı, karakterlerin etkileşime girecekleri şekilde bir araya getirmenin bir yolunu bulmak gerekiyordu. Evlerin planlarını, birbirlerinin pencerelerini görebilecekleri şekilde yeniden tasarlamamız gerekti.” diyor Guleserian.
Süreçte inşaat birkaç ay sürmüş ve evlerin içinde ve etrafında üç sahne inşa edilmiş.
Sahnelerin biri evlerin arasındaki garaj yolu ile yanlarını ve neredeyse Mac ve Kelly’nin evinin ilk katının tamamını kapsıyormuş. İkinci sahne, kızların birlik toplantılarını yaptıkları ve epik partiler verdikleri Kappa Nu evinin ilk katının tamamıyla, dışını kapsıyormuş. Son olarak üçüncü sahne de her iki evin ikinci katlarını, Mac ve Kelly’nin odasını, Stella’nın odasını ve Shelby’nin Kappa Nu’daki odasını kapsıyormuş.
Süreklilik nedeniyle, sanat departmanının sahnede aynı eskimiş tuğlalara, eskitilmiş boyaya ve garaj yolundaki çatlaklara kadar en küçük detayları bile yeninden yaratması gerekmiş.
Yapım tasarımcısı şunları söylüyor; “Programın çoğunu sahnede çektik. Bu da evler için gereken taahhüt düzeyini etkiledi. Ağaçlar, kabuk rengine, şekline, dokusuna uyacak şekilde üretildi. Çünkü filmin küçük bir bölümünü asıl dış mekanda çekecektik.”
Çalışma takviminin sonunda her şeyi toplayıp ilk filmde kullanılan evlerin üç günlük çekimi için Los Angeles’a gitmişler.
Bu da editör Zene Baker’ın ekranda kesintisiz kurgu yapması için gereken çekimleri sağlamış.
İki evin de çekim aşamasında birkaç modu varmış (satılık / boş mod, parti modu, altüst olmuş mod, telaş modu.)
Bu da sanat departmanının sürekli değişikliklerle meşgul olmasına neden olmuş.
Eski Delta Psi evinin içi daha kadınsı, fallik sembollerin bolluğundan ve erkek öğrenci birliğinin yaşadığı dönemde birinci ve ikinci katta bulunan nargilelerden uzak bir mekana dönüştürülmüş.
Guleserian şunları söylüyor; “Evi kadınsı yapmaya koyulduk ve bu genç kadınların kısıtlı kaynaklarıyla hoş olduğunu düşündükleri bir tarzda nasıl dekore edeceklerini hayal etmeye çalıştık.”
Sonuç mu? Daha az penis, daha çok parıltılı aletler, eski mobilyalar ve tavşanlı bir duvar.
Delta PSi’nin parti duvarının yansıması da Kappa Nu’nun Serena Williams, Rhonda Rousey ve sessiz oyuncu Theda Bara gibi güçlü kadınlar için yaptıkları mabetleri olmuş.
“Ona kötü sürtük duvarı” adını verdik” diyor Guleserian.
Mac ve Kelly için potansiyel finansal yıkım tehlikesi varken ve Kappa Nu da eşit parti hakkı için savaşırken her iki taraf da kazanmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırmış.
Sonuç, çok daha sert akrobasi sahneleri olmuş. Barbekü atlayışı, araba sileceği fırlatma, tehlikeli, sakar minyonlar ve güzel, eski hava yastığı şakasının dönüşü gibi.
Stoller şunları söylüyor; “Oldukça çılgınca. Bu filmle Buster Keaton’ın ve Charlie Chaplin’in alanına giriyoruz.”
Kötü Komşular evreninde şu ana kadar yapılmış en büyük sahne Ardendale’deki Braxton Üniversitesi’nin kovalamaca sahnelerinden birinde yer alıyor.
Kız öğrenci birliğini ellerinde tutmak için gereken kirayı artırmak amacıyla Kappa Nu kızları zekice yerel ot satıcılarını göndermiş ve okuldaki kovalamacada ulaşılabilen tek ot satışını, doğal olarak yüksek fiyatlara yapmaya başlamışlar.
Mac, Kelly, Teddy, Jimmy ve Paula, otu çalıp birliği kapatmayı planlamışlar ve sonuçta üniversitenin sarhoş eğlence düşkünlerinden oluşan gürültücü kalabalıklar arasında sıkı bir kovalamaca başlamış.
Sahte partiler vermekte iddialı olan Stoller ve görüntü yönetmeni Brandon Trost, modern üniversite hayatını temsil eden partiler ve görsellerle bahisleri artırdıklarını söylüyorlar.
Stoller şöyle anlatıyor; “Kendimizi zorlamamız gerekti çünkü ilk filmdeki partiler harikaydı. İlk kovalamaca gündüz partimizdeydi ve farklı renkli, karışık Mad Max dumanı tüten çok sayıda barbekü vardı.”
Dört günlük sürede çekilen kovalamaca sahnesinde birkaç yüz figüran, tam bir bando takımı, özel efektler ve Mac Radner’dan çok Jason Bourne gibi görünen bir akrobasi sahnesi içeriyormuş. Goldberg şunları söylüyor; “Çeşitli öğeleri barındıran dev bir kovalamaca var. Amerikan bayraklarını kullanarak sırıkla atlama yapanlar, barbekülerin üzerinde koşanlar, birbirlerine saldıranlar, bir şeyler çalanlar ve yoğun dumanın içinde büyük bir kovalamaca. Çok heyecanlıydı.”
Yapımcı şöyle devam ediyor; “Brandon, Kötü Komşular’ın insanların partilerdeki enerjiye ve nasıl çekildiklerine tepki verdikleri bilinirliğini sağlama görevini üstlendi. Bu filmdeki görevi de aynı duyguyu kızların perspektifini de ekleyerek daha geniş bir açıyla vermekti.”
Moretz, aksiyon türüne yabancı değil ve ilk atlayan o olmuş. “Kovalamaca, büyük bir sahneydi ve hepimiz etrafta koşuşturup dövüşüyorduk. Ben de savunma oyuncusu gibi insanları kontrol ediyordum. En büyük içgüdülerimiz ve dövüşme yeteneklerimiz o anda ortaya çıktı ve oldukça yoğunlaştı.” diyor.
Komedi filminin oyuncu seçimi Francine Maisler, Kathy Driscoll-Mohler’a ait.
Müzik Michael Andrews’a ait.
Müzik süpervizörleri Manish Raval, Tom Wolfe.
Filmin kostüm tasarımcısı Leesa Evans, editörü Zene Baker, yapım tasarımcı Theresa Guleserian, görüntü yönetmeni Brandon Trost. Kötü Komşular 2 filminin sorumlu yapımcıları Nathan Kahane, Joe Drake, Ted Gidlow, Andrew Jay Cohen, Brendan O’Brien; yapımcıları Seth Rogen, Evan Goldberg, James Weaver.
Komedi, Andrew Jay Cohen & Brendan O’Brien’ın yarattığı karakterlere dayanıyor.
Yazarlar; Andrew Jay Cohen & Brendan O’Brien & Nicholas Stoller & Evan Goldberg & Seth Rogen.
Yönetmen Nicholas Stoller.
Bir Universal Filmi © 2016 Universal Studios.
www.neighbors-movie.com
Filmin mmknmrtb notu : 2.5 / 5