20.11.16

Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar?'ların Canavarları



Bizi, J.K. Rowling’in büyücüler dünyasına geri götüren yepyeni bir macera olan
Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar? filminde birbirinden acayip ve büyülü, birbirinden fantastik canavarlarla tanışacaksınız..

İşte o seksi canavarlar ve çok tuhaf özellikleri:

KABULUK (BOWTRUCKLE)


İnce bir dala benzeyen Kabuluk'ları seçebilmek son derece zordur çünkü çok küçük olmalarının yanı sıra, bitki örtüsünde de çok iyi kamufle olabilirler.
En uzunu yaklaşık 20 santimdir ve küçücük yaprakları, iki kahverengi gözü olan, köklü bir ağaç gövdesi gibi görünürler.
Newt’ta bu canavarlardan en az altı tane —Pickett, Titus, Finn, Poppy, Marlow ve Tom— vardır ama Newt kendini göğüs cebinde taşıdığı Pickett’a ayrı bir sevgi duymaktan alıkoyamaz.
Sadece böcekle beslenen Kabuluk'lar barışçıl ve olağanüstü utangaç yaratıklardır.





BURNUK (NIFFLER)


Haylaz Burnuk'lar küçük, tüylü ve siyahtırlar. Uzun ve yuvarlak burunları yüzünden köstebek ile ördek gagalı ornitorenkin bir melezi gibi görünmektedirler.
Işıltılı her şeye karşı dayanılmaz bir istek duyan, kovuklarda yaşayan ama kayda değer ölçüde hızlı ve çevik bu küçük canavarlar gözlerine çarpan herhangi bir parlak nesneyi kapacak ya da çalacaktırlar.
Burnuk'lar ganimetlerini göbeklerindeki bir kesede taşırlar ve bu keseler mümkün görünenden çok daha fazlasını barındırabilmektedirler.
Nazik hatta sevecen olmalarına karşın, Burnuk 'lar parlak nesnelerin peşindeyken oldukça yıkıcı olabilirler. Kısacası, şu tavsiyeye kulak verin: Onlar iyi birer evcil hayvan değildirler.




ŞİMŞEK KUŞU (THUNDERBIRD)


Şimşek Kuşları, Arizona'nın kurak iklimine özgü, iri, asil, uçan bir yaratıklardır. Başları bir kartalınki ya da büyücülük dünyasındaki Hipogrif'in kafasına benzemektedir.
Çoklu güçlü kanatları bulut ve güneş desenlerinde parlamaktadır ve kanat çırpışları fırtınalar yaratabilir.
Şimşek Kuşları tehlikeyi de sezebilirler. Newt, Mısır'da kaçakçıların elinden kurtardığı bir Şimşek Kuş’una Frank adını koyar ve onu Arizona'daki doğal habitatına götüreceğine söz verir.
Ne yazık ki, Frank’in bacaklarından birinde zincirli olduğu dönemden kalma bir yara vardır ama kendisini kurtardığı için Newt'a duyduğu minnet de belirgindir.




DALAN KÖTÜLÜK (SWOOPING EVIL)


Talihsiz bir şekilde Dalan Kötülük olarak adlandırılmış bu canavarlar bir sürüngen ile aşırı iri bir kelebeğin karışımı gibi görünmektedirler.
Dinlendikleri sırada, yeşil, iğneli bir kozanın içinde yaşarlar. Fakat renkli, dikenli kanatlarını açtıklarında tuhaf bir güzelliğe sahiptirler.
Beyin emebilme gücüne sahip oldukları için tehlikeli olabilseler de, zehirleri uygun şekilde seyreltildiğinde, kötü anıları silmekte çok faydalıdır.




PALDIRAN (ERUMPENT)


Afrika’ya özgü bir yaratık olan Paldıran, dost canlısı ve oyuncu tavırlarına rağmen, Newt’un fantastik canavarları arasında en iri ve en ürkütücü olanlardan biridir.
Boynuzu, ağır zırhlı postu ve ipi andıran uzun kuyruğuyla, uzaktan kolaylıkla bir gergedan zannedilebilir… ta ki boynuzunun parladığı ve ciddi ölçüde iri olduğu fark edilene kadar. Paldıran’ların kalın derileri çoğu büyüyü ve laneti geri püskürtebilir.
Ayrıca, boynuzlarındaki ölümcül sıvı, deldiği şeyi patlatabilecek güçtedir.
Newt’un dişi bir Paldıran’ı vardır ve ne yazık ki içinde bulundukları mevsim eşleşme mevsimidir.




GİZİLGEN (DEMIGUISE)


Gizilgen’ler primat benzeri yaratıklardır; iri, hüzünlü siyah gözleriyle, gümüş sırtlı bir orangutanı andırırlar.
İstedikleri zaman görünmez olmak gibi muazzam bir yeteneğe ve görünmeyen şeyleri görebilme becerisine sahiptirler; dolayısıyla, onları yakalamanın tek yolu tamamen umulmadık bir şey yapmaktır.
Gizilgen’ler esasen barışçıl canavarlardır ama kışkırtıldıklarında ya da tehdit edildiklerinde oldukça fena şekilde ısırırlar.
Gizilgen’lerin talihsizliği, uzun ve ipeksi gümüş tüylerinin Görünmezlik Pelerini yapımında kullanılabilmesidir. Bu durum onların kürkünü oldukça değerli kılar.




OKAMİ (OCCAMY)


Okami'ler tüylü, iki bacaklı, kanatlı ve sürüngen gövdeli yaratıklardır. Bu yüzden de, ejderha ile kuş melezi gibi görünmektedirler.
Yumurtadan çıkarlar ve bu yumurtanın kabukları en saf gümüşten olduğu için bir servet değerindedir.
Okami, Uzakdoğu ve Hindistan'a özgü bir yaratıktır. Onun habitatının boyutu büyük önem taşır çünkü Okami değişkendir; yani, uygun yere sığmak için büyür ya da küçülür.




LAÇAN (MURTLAP)


Laçan, sırtında deniz şakayığı benzeri bir oluşum bulunan faremsi bir yaratıktır.
Bir Laçan tarafından ısırılan bir büyücü ya da cadıda kaşıntılı bir döküntü görülebilir ve o kişi gerek lanetlere gerek büyülere hafif bir direnç geliştirebilir.
Öte yandan, bazı kimseler onun ısırığına karşı daha hassastırlar ve daha utanç verici semptomlar gösterirler.
Bir Muggle ya da bir Büyüdışı (No-Maj), son derece nadiren de olsa, bir Laçan tarafından ısırıldığında çok ciddi şekilde terler.
Laçan, Britanya kıyılarında bulunur. Dolayısıyla, nereye bastığınıza dikkat edin.
Bu yaratık her ne kadar ağırlıklı olarak kabuklularla beslense de, hiçbir şeyden şüphelenmeyen bir Muggle'ın çıplak ayağı da leziz bir ödül olacaktır.



SAPBOYNUZ (GRAPHORN)


Sapboynuz, büyük ve etobur canavarlardır. Bir zamanlar Avrupa'nın dağlık bölgelerinde yaşarlardı.
Ne yazık ki, bu türden geriye üreyebilen tek bir çift kalmıştır. Neyse ki, Newt Scamander'ın güvenli ellerinde şimdiden bir bebek sahibi olmuşlardır.
Bu yaratıkların grimsi mor derileri bir ejderhanınkinden daha serttir ve çoğu büyüyü geri püskürtebilir.
Sırtları kamburdur; çok uzun bacakları ve keskin boynuzları vardır ve dört parmaklı ayakları üzerinde yürürler.
Sapboynuz'lar aşırı derecede saldırgan yapılarıyla bilinirler ve kolayca ehlileştirilemezler.




AYBUZAĞI (MOONCALF)


Aybuzağı, ender görülen bir yaratıktır çünkü çok çekingendir ve yeraltındaki yuvasından yalnızca dolunayda çıkar.
Pürüzsüz derisi solgun gridir. Dört sıska ve uzun bacağı, geniş yayvan ayakları vardır. Aybuzağı’nın kocaman yuvarlak gözleri kafasının üzerindedir ve bakışlarını sabitlediğinde —özellikle beslenirken— bir Büyüdışı’na bile çok sevimli görünür.
Dünyanın her yerinde bulunabilen Aybuzağı’lar buğday tarlalarında bıraktıkları girift desenlerle farkında olmadan Muggle'ları da, Büyüdışı’ları da aynı ölçüde hayrete düşürürler.
Bu desenler ay ışığında, görünmeden yapılan, çiftleşme daveti olduğuna inanılan karmaşık dans gösterilerinin bir sonucudur.




ÇATALİZ (RUNESPOOR)


Çataliz, üç başlı iri bir yılandır; her başının başka bir amacı vardır: Soldaki başı planlayıcı, ortadaki başı hayalci ve sağdaki başı ise eleştirmendir ve çok zehirli dişlere sahiptir. Afrika’nın küçük ülkelerinden Burkina Faso’ya özgü bir yaratık olan Çataliz, genellikle bir buçuk iki metreye ulaşabilir.
Üzerinde siyah çizgiler bulunan parlak turuncu renkte derisi sayesinde çok kolaylıkla fark edilebilir.
Bu talihsiz bir durumdur, çünkü Çataliz ve yumurtaları yüzlerce yıldır kara borsada büyük değer kazanmıştır.