15.6.08

Sadece Rodi Bilirdi Suzi'yi Sevdiğimi


Hâlâ zevkle takip ettiğim mizah dergilerini saymazsam, çizgi roman külliyatını ya da benim kuşağın söylemiyle Teksas-Tommiks'leri elimden bırakalı -neredeyse- kırk yıl olmakta..

Lise öncesine kadar içinde bulunmaktan büyük zevk aldığım bu 'Resimli Macera' dünyasından beni kim, ne söyleyerek ya da nasıl ikna ederek koparabildi?. doğrusu hiç bir fikrim yok..

Daha sonraları, vatanı kurtarmaya niyetli ve bu sebeple yeterince ciddi olmayı kendine şiar edinen -resimsiz olması önemli- 'ciddi' kitapları okumaya çalışan genç bir adam olarak, hâlâ çizgi roman okuyan koca adamları gördüğümde onları hayretle karşılar, hatta küçümserdim..
Öyle ya, çizgi roman çocuklar içindir, bir 'büyük' olarak beni ilgilendirmez, daha doğrusu ilgilendirmemesi gerekir..

Bütün bunları hatırladığımda, belki de beni bu harikalar dünyasından uzaklaştıran kişinin başka biri değil, bizzat kendim olduğunu düşünüyorum..






Oysa, Çelik Blek'in küçük dostu Rodi'yle arkadaş olup, onunla, Profesör Oklitus'a birlikte güldüğüm ve beceriksiz Tommiks'in -el değmemiş- yavuklusu Suzi'ye -terbiyesizce- sulandığım rüyaları çok uzun yıllar boyunca gördüm durdum hep..

Malum gençlik hastalığını atlatıp da yavaş yavaş olgun bir adam olmaya doğru yöneldiğimde, ellerinde -üstelik bu kez pırıl pırıl baskılı, şahane ciltli- çizgi romanları gördüğüm koca koca adamları, şimdi de -resmen- kıskanmaya başlamıştım..

Bunun üzerine bazı girişimlerim yani çizgi roman okuma ve yeniden sevme denemelerim olduysa da bir sonuç alamadım..
Heyhat!. Ya bir zamanlar, o çizgilerde ve içimde varolan büyü bunca yıl sonra solup gitmişti ya da ben 'gerçekten' büyümüştüm..
Benim için en kötü seçenek, şu 'gerçekten' büyümek olanı idi ki bunu asla kendime yakıştıramadım ve de -inatla- hâlâ üstüme alınmıyorum..

Yeni izlediğim, aynı adlı ünlü çizgi romandan uyarlanan 'The Incredible Hulk' filmi, bana bunları düşündürttü bugün..