16.8.14

The Expendables 3 / Cehennem Melekleri 3


Efsane kadrosuyla dünyada ve Türkiye’de büyük beğeni kazanan, ilk iki filmiyle Türkiye’de 823.000 seyirciye ulaşan Cehennem Melekleri (The Expendables) serisinin üçüncü filmi 15 Ağustos’ta dünya ile aynı zamanda sinemalarda.
Üstelik dev kadroya eklenen ANTONIO BANDERAS, MEL GIBSON, HARRISON FORD, WESLEY SNIPES,  KELLAN LUTZ, KELSEY GRAMMER, VICTOR ORTIZ ve RONDA ROUSEY gibi isimlerle!
Efsane serinin yönetmen koltuğunda ise bu sefer PATRICK HUGHES yer alıyor.
Yılın aksiyonuna hazır olun!

Tarihin en güçlü yıldız oyuncu nüfuzlu film serisi Cehennem Melekleri, üçüncü filmde süper starlardan oluşan bir rüya takımıyla, patlayıcı gösterileriyle ve akıllara durgunluk veren silahlarla çıtasını eşi benzeri görülmemiş seviyelere yükseltiyor.


Filmde ilk kez Sylvester Stallone, Arnold Schwarzenegger ve Jason Statham üçlüsü, izleyiciyi Cehennem Melekleri’nin yeni bir jenerasyonuyla tanıştıran, epik bir macerada Mel Gibson, Wesley Snipes ve Harrison Ford ile diğer 11 efsaneden ve yükselen yıldızdan oluşan kuvvetlere katılıyorlar.


Çok güçlü bir silahın yanlış kişilerin eline geçmesini engelleme görevi, Barney Ross (Sylvester Stallone) ve onun bitirim paralı asker takımı için şok edici ve beklenmedik olaylar dizisine dönüşür.
Peşine düştükleri acımasız silah tüccarının, Barney’in on yıldan uzun bir süre önce öldürdüğünü sandığı, eski partneri ve Cehennem Melekleri’nin kurucu ortağı olan Conrad Stonebanks’tan (Mel Gibson) başkası olmadığını anlaşılır.

Ateşli bir silahlı çatışmadan sonra Stonebanks burnu bile kanamadan kaçar ve emektar Cehennem Meleği Hale Caesar (Terry Crews) Barney’i çok önemli bir karar vermeye itecek şekilde öldürülmenin eşiğinden döner.

Barney kıdemli tayfasını emekliye ayırır ve takıma taze enerji ve güncellenmiş beceriler katmak için yetenekli gençlerden oluşan bir ekip toplar.


CIA’dan Max Drummer (Harrison Ford) yeni ekibi, Stonebanks’ı adalet karşısına çıkarmak için sevk edince ve sahtekâr silah tüccarı eski ortağı da dâhil olmak üzere Cehennem Melekleri’ni yok etmeyi kendine görev edinince mücadele kişisel bir hal almaya başlar.
Çetrefilli operasyon ters gidip, genç ekip esir alınınca Barney silah arkadaşları Lee Christmas (Jason Statham), Galgo (Antonio Banderas), Yin Yang (Jet Li), Doctor Death (Wesley Snipes), Gunner Jensen (Dolph Lundgren), Toll Road (Randy Couture) ve Trench Mauser’in (Arnold Schwarzenegger) yardımlarıyla sınır tanımayan bir kurtarma operasyonuna girişir.

Gişe rekorları kıran serinin şimdiye kadarki en görkemli bölümünde, karma ekipler Stonebanks’ın milisleri tarafından gerçekleştirilen epik bir saldırıdan sağ kurtulmak adına savaş verirken, klasik ‘old-school’ taktikler ileri teknoloji deneyimiyle buluşur.

Aksiyon kıdemlileri Mel Gibson (Braveheart, Lethal Weapon serisi), Harrison Ford (Indiana Jones ve Star Wars serileri), Antonio Banderas (Desperado, The Mask of Zorro), Wesley Snipes (Demolition Man, Blade serisi), Kelsey Grammer (X-Men: The Last Stand, Transformers: Age of Extinction) ve Kellan Lutz’un (The Legend of Hercules, The Twilight Saga) da aralarına katıldığı ‘Academy Ödülü®’ adayı Sylvester Stallone (En İyi Aktör, Rocky 1976; Rocky ve Rambo serileri), Jason Statham (The Italian Job, Transporter serisi), Jet Li (Badges of Fury, Unleashed), Dolph Lundgren (Universal Soldier, Rocky IV), Randy Couture (Ambushed), Terry Crews (Blended, Draft Day) ve Arnold Schwarzenegger (The Terminator serisi, True Lies) kemikleri titreten bir bölüm için geri dönüyorlar.
Film ayrıca; UFC ve MMA şampiyonu Ronda Rousey, WBC ortasıklet boks şampiyonu Victor Ortiz ve Glen Powell’ı da seriye dâhil ediyor.


Senaryosunu Stallone ve Creighton Rothenberger & Katrin Benedikt’in (Olympus Has Fallen) yazdıkları filmi Patrick Hughes (Red Hill) yönetiyor.

Yapımcılığını Avi Lerner (The Legend of Hercules, Olympus Has Fallen), Kevin King-Templeton (Grudge Match, The Expendables), Danny Lerner (The Expendables 2, The Mechanic), Les Weldon (The Expendables, The Expendables 2) ve John Thompson’un (The Expendables, The Expendables 2), başyapımcılığını Trevor Short (The Expendables, The Legend of Hercules), Boaz Davidson (The Legend of Hercules, Olympus Has Fallen), Jon Feltheimer (Brothers, Rambo), Jason Constantine (Saw, All is Lost), Eda Kowan (Conan the Barbarian, The Expendables), Basil Iwanyk (The Town, Clash of the Titans) ve Guymon Casady’nin (“Game of Thrones,” The Expendables) üstlendiği filmin yürütücü yapımcıları ise Robert Earl, Samuel Hadida, Victor Hadida, Guy Avshalom ve Zygi Kamasa.

Görüntü yönetmeni Peter Menzies Jr, ACS (Clash of the Titans, The Incredible Hulk), editörler Sean Albertson, A.C.E. (Warrior, Grudge Match) ve Paul Harb (The Legend of Hercules, The Expendables), prodüksiyon tasarımcısı Daniel T. Dorrance (A Good Day to Die Hard, Collateral), kostüm tasarımcısı Lizz Wolf (Escape Plan, Rambo) ve müzik kompozitörü ise Brian Tyler (Iron Man 3, Thor: The Dark World) olarak karşımıza çıkıyor.



PRODÜKSİYON HAKKINDA

2010 yılında Academy Ödülü® adayı senarist ve modern aksiyon filminin öncüsü Sylvester Stallone, modern zaman filmlerinin sert çocuklarından popüler ve başarılı bir grubu inanılmaz bir macera için bir araya getirdi.

Cehennem Melekleri ve devamı Cehennem Melekleri 2, yarım milyar doları aşan küresel gişe hasılatıyla, emsalsiz bir fizikaliteyi göz kamaştırıcı yıldız kadrosunun gücüyle birleştirdi.

Serinin can alıcı üçüncü bölümü için, Stallone Lionsgate ve Millennium Films’deki partnerleriyle bir araya geldi.
“Sly (Sylvester) bir efsanedir,” diyor Millennium başkanı Avi Lerner. "Dünyada Rambo, Rocky ve The Expendables gibi üç başarılı seri yaratan ve başrolünü de oynayan tek kişi o olabilir. O büyük bir yapımcı, senarist, yönetmen ve yıldız. Ona şimdiye kadar vermediğimiz tek iş el işleriydi.”

Yapımcılar, adrenalin yüklü serinin hayranlarına Cehennem Melekleri’nin her bölümünde serinin ismini beklenenin de üzerinde bir ivmeyle artan yüksekliklere çıkaracaklarını garanti ettiler.

“İlk Cenennem Melekleri’nin daha iyisini yapmak için ikinci filme birkaç isim daha ekledik,” diyor yapımcı Kevin King-Templeton.
"Bu sefer konsepti taze tutmak ve tüm dünyadaki izleyiciyi heyecanlandırmak istedik. Bu yüzden kadroya katılabilecek, düşünebildiğimiz tüm aksiyon yıldızlarını davet ettik.”

Geçmişte pek çok başarılı aksiyon filminin yapımcılığını üstlenmiş olan Lerner, bu kadroyu bir araya getirmek için bir ömre değer ilişkiler geliştirdi. “Bunun bir filmde bir araya gelebilecek, gelmiş geçmiş en iyi kadro olduğuna inanıyorum” diyor Lerner.
“Yıldızlarımızdan yedisinin, kendi namına olup gişe rekorları kıran en az bir film serisi mevcut. Harrison ve Sly gibi bazılarının ise iki-üç serisi var.”


Sonuç, izleyicilerin asla bir arada görmediği ve belki de bir daha göremeyeceği yıldızlarla süslenmiş bir kadro oldu.
“Cehennem Melekleri serisi sıra dışı,” diyor Lionsgate’in satın alım sorumlusu ve yürütücü yapımcısı Jason Constantine.
“Bu, star güdümlü aksiyon filmini bir üst seviyeye çıkartıyor. Sly’ın tüm zamanların en büyük aksiyon kahramanları tarafından oynanan, bir grup paralı asker hakkındaki senaryosu, izleyicinin arzularını tatmin ediyor.
Cehennem Melekleri sadece bir fantezi değil, o esasında aksiyon filmlerinin fantezi ligi. Bir sahneden diğerine, aksiyon türünün efsanelerini ve ikonlarını bir araya getiriyoruz.”

Başlangıçta Stallone, yönetmen koltuğuna dönüp dönmemek üzerinde düşündü.
“Fakat biliyorsunuz ki ilk film işe yarayan bir tecrübeydi,” diyor Stallone. “Ve ben bunu hala atlatamadım. Hem oynuyor hem de aynı anda dört birimi kontrol ediyordum. Bu yüzden gayet meşakkatli bir işti.”

Bunun yerine yapımcılar düşük bütçeli Red Hill filmindeki işine istinaden yönetmen Patrick Hughes’e güvendiler.
“Patrick’in önceki filmi, Sly ile derin bir rezonans yakalamıştı,” diyor King-Templeton.
“Bu ona First Blood’ı anımsattı. ‘Haydi, bu adama daha büyük kaynak ve dev bir kadro verirsek ne olacağını bir görelim’ diye düşündük. Hayal kırıklığına uğramadık.”

Stallone doğruluyor: “Partick filme inanılmaz bir canlılık ve enerji kattı. Bu işi aldığında onu havuzun en derin yerine attık ve o yüzdü. Patrick bu filme Cehennem Melekleri’nin bağımsız bir versiyonunu yapmak üzere atıldı. Film tüm konsepti yeniden yüklüyor. Bu, tamamen yeni bir vizyon, önceki iki filmden gerçek bir ayrılış.”


“Hughes kendi vizyonunu filme yerleştirerek yapımcıların sevgisini kazandı, kendisi olarak değil” diyor Millennium Films’in yapım sorumlusu John Thompson.
“Hiçbir suretle kendisi hakkında fazla konuşmazdı. Prodüksiyon hakkında çok akıllıca ve tutkulu biçimde konuşurdu ki bu da onu en güçlü aday yapan şeydi. Sly ve Avi, bu genç adamda yetenekten fazlasının olduğunu hemen görmüşlerdi. Yetenekliyseniz bile 17 tane film yıldızını bir arada gördüğünüzde donup kalabilirsiniz. Komuta Patrick’teydi. Herkes buna saygı gösterdi ve karşılık verdi.”

Yürütücü yapımcı Boaz Davidson’a göre filmde 1000’den fazla kişi çalıştı. “Film yapımında tarih yazıldı,” diye ekliyor Boaz.
“Bu herhangi bir yönetmen için bir şok olabilirdi ama Patrick dizginleri eline aldı.”
Büyük bütçeli bir aksiyon filminin dümenine geçmek, Hughes için bir rüyanın gerçeğe dönüşmesiydi.
”Bu, kendini kanıtlamış bir filmde inanılmaz bir yetenekle, Sylvester Stallone ile yan yana çalışma fırsatıydı,” diyerek hislerini paylaşıyor Hughes. “Bir fikri henüz yer seviyesindeyken ele alma şansını yakaladım, çünkü bu aşamada elimizde bir senaryo yoktu; sadece bir konsept vardı. Benim için her türlü çocukluk fantezimi gerçekleştirebileceğim, devasa bir filmdi.”

Hughes için en büyük zorluk, film için uygun tonu belirlemekti. İlk iki film daha çok ‘hard-core’ aksiyona odaklanmıştı. Bu sefer hareket tarzlarına mümkün olduğunca eğlence ve mizah aşılamaya çalıştığını söylüyor Hughes.
“Bu bir parça denge oyunuydu. Alfred Hitchcock bazı filmlerin bir dilim hayat, bazılarınınsa bir dilim kek olduğunu söylemişti. Bu film üzeri şeker kaplı kocaman ve kalın bir dilim kekti. Komediyi duygusal ağırlıkla ve hikâyenin gidişatıyla dengelemek kritik öneme sahip hale geldi. Filmde Cehennem Melekleri bir ekiplerinin olası zayiatıyla ilgileniyorlar. Biz de mizahı ortaya çıkarmak için Antonio Banderas’ın oynadığı Galgo gibi karakterleri ekledik.”

Hughes ayrıca, egemenliği eski ile yeni olan arasında bir yarışı tetikleyecek olan, yeni ve genç bir grup Cehennem Meleği’ni piyasaya sürüyor.
“Sly ile ilk oturduğumda kafama dank eden, ikiz temalar olan kurtarma ve eğitimdi. Yaşlı Cehennem Melekleri günlerinin sayılı olduğunu biliyorlardı. Barney gitmelerine izin veriyordu, çünkü onları kaybetmek istemiyordu. Genç takım görevi devralıyordu fakat onlar da Cehennem Meleği olmanın ne olduğunu öğrenmek için cehennemin içinden geçmek zorunda kalacaklardı. O yüzden bu bir nebze de nesil farkı hikâyesiydi.”


“Bu film Cehennem Melekleri’ni daha önce hiç olmadıkları bir yere götürüyor,” diyor yapımcı Les Weldon.
 “Barney ve emektar ekibi, yolun sonunda olabilecekleri hususunda mutabakata varırlar. Fakat Barney’in tamamlaması gereken bir görev daha vardır ve daha genç bir ekip getirerek elemanlarını korumaya çalışır, böylece bunu gayrı şahsi olarak sürdürebilecektir. Anlamaya başlar ki bunun gayrı şahsi olabilecek hiçbir yanı yoktur.”

Stallone ilk iki filmin mirasını yüceltirken, gururla kendi başına ayakları üzerinde durabilecek, yepyeni bir öyküyü işlemek için senarist karı koca Creighton Rothenberger ve Katrin Benedikt ile çalıştı.
Rothenberger ve Benedikt’in filme aktarılmış ilk senaryoları, 2013 yapımı Olympus Has Fallen, Millennium Films için büyük bir başarı olmuştu. “Olympus Has Fallen’da çıkardıkları işten biliyorduk ki yeteneklilerdi,” diyor Lerner.
“Hikâye anlatımını her zaman vurgulamak isteriz. Onlar da çok basit ama aynı zamanda çok gerçek bir öyküyü işlediler. Bunu mükemmelleştirmek için Sly ile çalıştılar ve her bir aktörün eklenişinde, cast süreci boyunca buna devam ettiler.”

Prodüksiyon öncesinde ve sırasında proje hızla evrilirken; yazarlar rolleri oyunculara ve sahneleri değişen lokasyonlara uydurmak için hızlıca çalışmak zorundaydılar.
"Sylvester Stallone mükemmeliyetçi biri,” diyor Thompson.
“Ve Sly bir şeyin kusursuz olduğuna kanaat getirdiği her zaman, onu daha da kusursuz hale getirmeye çalışır. Setteyken aktörlerin fikirlerine her zaman açıktı. Onlar yeni yollar ve yeni perspektifler kattılar. Sly yoluna her zaman iyi bir fikirle devam edecektir.”


Cehennem Melekleri 2, ilk filmi aksiyon severlerin rüyası haline getiren çılgın savaş skilleri ve uzlaşmazlık tutumunun yanı sıra, nükteli ve bıyık altından gülen bir yaklaşım getirdi.
Stallone kaya gibi güçlü kahramanlarına riayetsiz ve beklenmedik bir espriler seli bahşederek, bu yaklaşımı yeni yolculukta daha da abartmak istedi.
“Konu diyaloglara gelince Sly tam bir dahi ve o karakterleri bugüne kadar gördüğüm kimsenin yapamadığı kadar iyi mıhlıyor,” diyor Weldon. “Hepimizin bildiği gibi Oscar® adaylı bir senarist fakat onunla ilgili en ilginç şey, film için her zaman en iyi olanı yapma istekliliği. İşbirliğine çok yatkın ve onu bu kadar başarılı yapan şey de bu.”

Arnold Schwarzenegger, Mel Gibson, Harrison Ford ve Wesley Snipes’in yanı sıra Stallone, Jet Li ve Jason Statham’dan oluşan bir kadronun takvimini organize etmek çok meşakkatli bir işti.
“Sadece bir starınız olduğunda bile bu zor bir iştir,” diyor Davidson.
 “Bu adamlar çok meşguller ve onları sete sokmadan önce karşılamanız gereken çok fazla gereksinim mevcut. Zaman zaman bu imkânsız bir görev gibi görünüyordu.”

Stallone için yapımın kendisi kadar heybetli olan bir diğer şey de bunca ikonik film efsanesinin bir film için birliklere katıldığını görmekti.
 “Böyle bir kadroya sahip olmak, örneği görülmemiş bir şey. Herkesi bir araya getirmek olağanüstü bir işti ve diyeti muazzam bir biçimde ödendi. Böyle bir kadro daha önce hiç görülmedi. Hepsini bir film için bir araya getirmek, mucizeden daha azı değildi.”


“Göklere ulaşıp cennetteki gerçek yıldızları toplamasanız da olur,” diyor Weldon.
 “Hepsini bir araya getirmek için gezegenler kusursuz bir hizalanışa sahip olmak zorundaydı. Bu her gün gerçekleşen bir şey değil ve bir daha da asla gerçekleşmeyebilir.”

Fakat bir kez sete geldiler mi, kimse büyük beden kişiliklerden oluşan böyle büyük bir grubun arasındaki kimyanın nasıl işleyeceğinden emin olamazdı. “Bu ikonları hep birlikte bir yere koymak, en iyi malzemelerden oluşan mükemmel bir yemeği bir araya getirmek gibidir,” diyor Weldon.
 “Fakat bu mükemmel aromaların jöle kıvamına gelmeyeceği hususunda biraz endişelenirsiniz. Tüm bu deneyimle ilgili en şaşırtıcı şey tüm castın nasıl da uyumlu ve mutlu olduğuydu. Bence onlar için birlikte çalışmak, seyirci için onları izlerken olacağı kadar heyecan vericiydi.”
“Hepsinin içinde en hoş sürpriz ise genç silahlardı” diye ekliyor.
“Aktörleri seçerken epey bir zaman harcadık, çünkü genç izleyicinin onlarla hepimizin Arnold, Sly ve Harrison ile kurduğu kadar güçlü bir bağ kurmasını istiyorduk.”

Her aktör Stallone tarafından oyunculuk kabiliyeti, karizma ve işin fiziksel gereksinimlerine yatkınlık temelinde itinayla seçildi.
“Sly’ın aksiyon yeteneğini ayırt etmek hususunda esrarengiz bir kabiliyeti var,” diyor King-Templeton.
“Hatırlayın, Dolph Lundgren’i yıllar önceki göreceli az tanınmış halinden dışarı çekti ve Dolph halka mal olmuş bir isim oldu.”
Stallone’ye göre üst düzey bir aksiyon yıldızı olmak için gereken şeyler sonradan üretilmez, bunlarla doğmak gerekir.
“İzleyicinin ilişki kurabileceği bir şeyler olmalıdır,” der.
“Bir miktar kusurlu bile olsalar, ulaşılabilir ve gerçek olmalıdırlar. Karakterler izleyicinin bir parçası olmalılar ve izleyici de aklındaki karakteri öne çıkarmak istemelidir.”



TÜM ÇETE BURADA

Sylvester Stallone, Cehennem Melekleri’nin üçüncü macerasına ekibin çelik iradeli kurucusu Barney Ross rolüyle dönüyor.
Koruyucu, vefalı ve duygusal yönden mesafeli Barney, ayrıca kıyasıya intikamcıdır.
Ekibin en hızlı silah dolduranı ve keskin nişancısı Barney’in silah tercihleri arasında suikast silahları, tabancalar ve ilk kez 1800’lerin sonlarında batılı silahşörler için yapılmış olan, çift modifiye Kimber Gold Combat II’si gibi pistollar sayılabilir.
“Barney’in tüm bu modern ekipmana erişimi vardır fakat onun iyi şans tılsımı klasik bir altıpatlardır,” diyor Stallone.
“O ilk filmde de tesis ettiğimiz gibi bir hızlı silah çekme sanatçısı. Filmi izlerken insanlar bu kadar hızlı olmanın imkansız olduğunu düşünebilirler fakat aslında bu benim hareket edişim kadar hızlı. Aslında benim hızım gerçek emsallerin yapabildiğinin yarısı kadar. Bu son derece sinematik ve yine de gerçekçi.”

Jason Statham da, Barney’in komutan yardımıcısı ve en yakın arkadaşı olan bıçak uzmanı Lee Christmas olarak dönüyor.
Eski bir Britanya Özel Hava Birlikleri askeri olan Christmas, bıçak kullanmakta uzman bir ölüm makinesidir.
Bıkmadan usanmadan rekabet edebilir halde, Barney ve o, iyi huylu sözlü atışmalarının iğneli söyleşilerinde ortaya çıkan dikenli bir nüktedanlığı paylaşmaktadırlar.

“Christmas ve Barney arasındaki ilişki çok iyi,” diyor Stallone.
 “Karşılıklı gerçek bir yakınlığa sahip mükemmel bir ekipler fakat durmaksızın didişiyorlar.”


Statham, Stallone’ye övgü olacak şekilde, oynadığı karakterin (Christmas) karşılıklı oturup bir birayı paylaşmak isteyeceği türden bir adam olduğunu söylüyor.
 “Stallone gerçek ruhu ve yüreği olan karakterler yaratıyor,” diye not düşüyor Statham.
“Pelerinli süper kahramanlar da müthiştir fakat Sly gerçek kahramanlar hakkında yazar. O tüm kariyeri boyunca bir kahramanı oynadı ve kimse bunu daha iyi yapamaz.”

Arnold Schwarzenegger de yine Barney’in eski takım arkadaşı ve bazen de rakibi olan Trench Mauser olarak geri dönüyor.
Her zaman bir şekilde kendine ihtiyaç duyulduğu anda çıkagelen Trench, pek çok farklı yeteneğin adamıdır.
Görünüşe göre her şeyden sağ kurtulmaya muktedir olmasının yanı sıra, o bir yalnız kovboydur ve Auto Assault 12 uzmanıdır.

“Bu en büyük aksiyon filmidir,” diyor, yaklaşık iki düzine filmde başrol oynamış Arnold.
“Fakat onun bir duygu yüklü bir lunapark treni gezintisi ve enteresan karakterleri de var. Sly, bir hikâyenin nasıl anlatılacağını ve her aktörün yeteneğinin mümkün olan en iyi şekilde nasıl kullanılacağını gerçekten iyi biliyor.”
“İkonik aktörlerle dolu bir cast ile çalışmak şaşırtıcı şekilde rahatlatıcıydı,” diyor.
 “Kimin daha çok repliği olacağı veya kime daha çok yakın çekim yapılacağıyla ilgili hiçbir kavga olmadı. Bu gerçekten herkesin parlamasına izin veren bir orkestra eseri; hepimizin ayrı ayrı yetenekleri var ve bunları bir araya getirmek gerçekten fantastikti. Ufak bir rekabet de olmuş olabilir çünkü herkes elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı ve ben bunun film için hakikaten yararlı olduğunu düşünüyorum.”


Orijinal Cehennem Melekleri kadrosunu Dolph Lundgren, Randy Couture, Jet Li ve Terry Crews tamamlıyordu.
Lundgren, yaklaşık 30 yıl önce Rocky 4 filminde Rus boksör Ivan Drago’yu oynaması için Stallone tarafından seçilmişti.
Onun Cehennem Melekleri’ndeki karakteri Gunner Jensen çok fazla adrenalinden, içmekten ve savaş stresinden neredeyse perişan olmuş klasik sıkı bir adamdır.
Mecburi emekliliği bardağı taşıran son damla olabilir.
“Stallon’un izleyicinin neyden hoşlanacağını bilmeye dair bir hüneri var,” diyor Lundgren.
“Duygudaş olabileceğiniz; farklı, erişilebilir ve renkli bir grup karakter yarattı. Tüm bu yeni isimleri katmak, buna yenir bir katman daha ekliyor. Wesley Snipes veya Harrison Ford ile bir sahneyi oynadığımda biraz daha fazla çalışacağım demektir.
Lundgren işin izleyici için eğlenceli olan kısmının aktörlerin gerçek hayattaki hünerlerini deneyimlemek olduğunu söylüyor.
“Bu şeyleri gerçekten yapabiliyoruz,” diye açıklıyor.
“Ben bir karate şampiyonuydum. Jason olimpik bir dalgıç. Stallone çok fazla idman yapmış biri. Tabi ki Arnold Mr. Universe seçilmişti. Terry Crews profesyonel futbol oynadı. Yeni kişilerden bahsetmiyorum bile; MMA şampiyonu Randy Couture’a sahibiz. Gerçek yetenekleri olan çok sayıda aktöre sahibiz. Terry 45 kiloluk bir Gatling silahını tek eliyle kaldırdığında bunu yapan bizzat kendisiydi ve sanırım bu da tüm tecrübeye bir gerçeklik katıyor.”


Üç kez UFC dünya şampiyonluğundan emekli ve karma dövüş sanatları ustası Randy Couture de yeniden becerikli tahrip uzmanı Toll Road olarak çıkıyor karşımıza.
Onun imzasıysa M4A1 saldırı silahı.
Toll Road, Terry Crews tarafından oynanan, grubun ağır silahlar uzmanı Hale Caesar’ın yakın arkadaşıdır.
“Bu film aksiyon filmlerinin ‘kim kimdir’i,” diyor Couture.
“Ve yeni çocuklarla birlikte profesyonel dövüş arka planı olan üç cast üyemiz olmuş oluyor. Bence bu diğer pek çok filmde göremeyeceğiniz bir güvenilirliğe neden oluyor. Bu oldukça muntazam...”

“Rocky, Terminator, Indiana Jones, Transporter, Mad Max, Desperado ve Blade’e sahibiz” diyor eski NFL futbol oyuncusu aktör Crews.
 “Bu ‘The Avengers’in Stallone versiyonu. Bu, bir araya getirilmiş en büyük aksiyon ikonları listesi.
Ve bu adamlar işi bitirmek için vahşi bir dayanıklılığa, beyne ve azme sahipler.
 Ayrıca potansiyel olarak gelecek neslin aksiyon yıldızları olacak genç Cehennem Meleklerimiz var,” diye ekliyor Crews. “Bu sadece bir film değil, hayatta bir defa yaşanabilecek bir olay.”



The Expendables 3

Yönetmen: Patrick Hughes
Senaryo: Sylvester Stallone, Creighton Rothenberger, Katrin Benedikt
Yapım: ABD
Tür: Aksiyon, Macera
Oyuncular: Sylvester Stallone (Barney Ross), Jason Statham (Lee Christmas), Jet Li (Yin Yang), Antonio Banderas (Galgo), Mel Gibson (Conrad Stonebanks), Wesley Snipes (Doc), Dolph Lundgren (Gunner Jensen), Harrison Ford (Max Drummer), Arnold Schwarzenegger (Trench), Terry Crews (Hale Caesar), Kellan Lutz (John Smilee), Kelsey Grammer (Bonaparte), Victor Ortiz (Mars), Ronda Rousey (Luna), Randy Couture (Toll Road), Glen Powell (Thorn), Robert Davi (Goran Vata)
Dağıtım: Medyavizyon
İthalat: Medyavizyon
Gösterim Tarihi: 15 Ağustos 2014




Filmin mümkünmertebe notu: 2/5


1 yorum:

  1. Bu kadar detaylı bir film yazısı görmemiştim daha önce. Sinema siteleri mutlaka sizinle çalışmalı. Tebrikler.

    YanıtlaSil