20.12.16

Rogue One: Bir Star Wars Hikayesi



Lucasfilm’in sunduğu Rogue One: Bir Star Wars Hikayesi, hayranlarının bildikleri ve sevdikleri evrende geçen, ama yeni karakter ve hikayeler de içeren bağımsız Star Wars serisinin ilk filmi.

Lucasfilm’in başkanı ve Star Wars yapımcısı Kathleen Kennedy ilk defa George Lucas’la birlikte oturup Star Wars destanını sürdürme ve VII, VIII ve IX bölümlerini tekrar çekme planlarından bahsettiğinde, bir isteğini daha dile getirdi:
Kennedy bunu şöyle anlatıyor; “George daha fazla klasik film çekmek istiyordu, aynı zamanda evrenin içersinde daha fazla hikâye anlatma şansı olduğunu da hissetmişti. Luke Skywalker hikâyesiyle bağlantılı olmayan daha fazla film yapmak istiyordu.”

Böylece Star Wars klasik filmlerini destekleyecek filmler yaratma fikri doğmuş oldu; ama aynı zamanda Kennedy’ye ve Lucasfilm ekibine bu evreni keşfederek hikâye anlatımı yolunda farklı tarzlar ve farklı yollar deneme şansı sunmuştu.

Rogue One'da bir grup beklenmedik kahraman, İmparatorluğun en büyük imha silahı olan Ölüm Yıldızı planlarını çalma görevi için bir araya gelir.
Star Wars zaman tünelindeki bu kilit olay, sıradışı şeyler yapmayı seçen sıradan insanları bir araya getirir ve bu şekilde kendilerinden daha büyük bir amacın parçası haline gelirler.




Rogue One: Bir Star Wars Hikâyesi filminin yönetmenliğini Gareth Edwards (Godzilla, İstila)  üstlenirken yapımcılığını da Kathleen Kennedy, Allison Shearmur (Açlık Oyunları: Ateşi Yakalamak, Kül Kedisi) ve Simon Emanuel (Karanlık Şövalye Yükseliyor Harry Potter ve Ölüm Yadigârları Bölüm 1 ve 2) yapıyor.

Star Wars filmleriyle uzun bir geçmiş paylaşan kıdemli ILM görsel efekt sorumlusu John Knoll (Karayip Korsanları), Jason McGatlin’le (Star Wars7: Güç Uyanıyor, Dünyalar Savaşı) birlikte başyapımcılığı üstleniyor.

Akademi® ve BAFTA Ödülleri adaylığı olan Felicity Jones (Her Şeyin Teorisi, Like Crazy) oyuncular arasında yer alıyor ve başrolü Diego Luna’yla (Milk, Elysium: Yeni Cennet) paylaşıyor.
İkiliye Ben Mendelsohn (Bloodline, Hayvan Krallığı), Mads Mikkelsen (Casino Royale, TV’dan Hannibal), Alan Tudyk (Karlar Kraliçesi, Ben Robot), Riz Ahmed (Gece Vurgunu, Jason Bourne) ve Akademi Ödülü® sahibi Forest Whitaker (İskoçya’nın Son Kralı, Başkanların Uşağı) katılıyor.
Film de aynı zamanda Çin’in en büyük iki yıldızı Donnie Yen (Ip Man, Blade 2) ve Jiang Wen de (Mermiler Uçuşuyor, Güneş De Doğar) yer alıyor.




Edwards, film için kendine özgü ve modern bir görüntü yaratabilmek amacıyla saygı duyulan görüntü yönetmeni Greig Fraser’i (Karanlık Operasyon, Foxcatcher Takımı) ve Akademi Ödülü® sahibi özel efekt sorumlusu Neil Corbould’u (Kara Şahin Düştü, Er Ryan’ı Kurtarmak) seçti.

Star Wars kıdemlileri Doug Chiang (Star Wars Bölümleri I ve II, Forrest Gump) ve Neil Lamont (Güç Uyanıyor ve Harry Potter film serilerinde sanat yönetmeni sorumlusu) yapım tasarımcıları olarak güçlerini birleştiriyorlar ve Neal Scanlan (Prometheus) yakın zamanda Star Wars7: Güç Uyanıyor filmindeki çalışmalarıyla kazandığı BAFTA ödülü sonrasında yaratık efektleri denetmenliğiyle filme katılıyor.

Diğer anahtar ekip üyeleri arasında kostüm tasarımcıları Dave Crossman (Güç Uyanıyor ve Harry Potter film serisinde kostüm sorumlusu) ve Glyn Dillon’ın (Güç Uyanıyor ve Kingsman: Gizli Servis kostüm konsept sanatçısı) yanı sıra dublör yönetmeni Rob Inch (Güç Uyanıyor, Dünya Savaşı Z) yer alıyor.





YÖNETMENİN VİZYONU

Yönetmen Gareth Edwards, filmin oyuncularını seçmek gibi önemli bir işe odaklanamadan önce bir adım geri atıp, bu filme Star Wars evreni içersinde nasıl kendi kimliğini katacağını ve kendine has bir film olmasını sağlayacağını düşünmek zorunda kaldı.

Edwards’ın bunu yapmak için filmler hakkında bildiği her şeyi alıp her unsuru kırılma noktasına kadar getirerek, Star Wars’a bu hissi veren şeyin ne olduğunu bulması ve onu yine taze ve heyecan verici yapması gerektiğini hissetti.

Kathleen Kennedy, Edwards’ın deney yapma ve filme kendi eşsiz karakterini verme isteğini çok destekledi: “Star Wars klasik filmlerinin devamlılık tonunu ve biçimsel gidişatını koruma sorumluluğu var. Bazı şeyler başta başlayıp sonra silinebiliyorlar. Ama bağımsız filmlerde bu kurallardan bazılarını gevşetebiliyoruz ve daha önce gördüğümüz ve heyecan verici şeylerden ayrılarak daha biçimsel ve tonsal deneyimler deneyebiliyoruz.”

Edwards aynı zamanda filmin, ayakları daha yere basar bir his vermesini ve cesur gerçekçilik duygusu uyandırmasını istedi.
Yönetmen bunu şöyle açıklıyor; “‘Rogue One’ filminde yapmak istediğim şey daha doğal, daha gerçekçi ve biraz daha organik bir şey yapmaktı. Daha bir gerçek dünya hissi vermesini istedim. Bu defa Jedi yok, gelip dev bir tehdit karşısında olan insanlara yardım edecek bir Tanrı yok.”





KARAKTERLERİN SEÇİLİŞİ

Film yapımcıları Asiler Birliğine yardım eden ve çaresiz bir görevi üstlenen atılgan ve muhalif bir genç kadın olan başkahraman Jyn Erso’u oynaması için İngiltere’nin en yetenekli genç aktörlerinden biri olan Akademi Ödülüne® aday gösterilmiş Felicity Jones’u seçtiler.

Jones, karakteri için şöyle yorum yapıyor; “Jyn’in mümkün olduğunca insan olmasını istedim. O gerektiğinde güçlü olabilen biri, son derece kararlı ve istemediği zamanlar da sert olması gereken biri. Ama aynı zamanda muazzam oranda kırılganlık da var.”

Saygıdeğer istihbarat eri Cassian Andor’un rolü için benzersiz yeteneği ve deneyimi olan bir aktör gerekiyordu, bu karaktere gereken zekâyı, gücü ve kararlılığı, ama bir yandan da kırılganlığı verebilmeliydi. Bu aktör de Diego Luna oldu.

Bu filmdeki deneyimlerini anlatan Luna, “Filmde bir sürü katman var. Derin ve dramatik olan, aktörler için çok fazla ilgi ve özen gerektiren anlar var. Sonra sadece eğlenceli olan koreografi gibi sahneler var. Keyif alıyorsunuz ve ritimle eğleniyorsunuz.”

Chirrut Îmwe, becerikli ve usta bir dövüşçü olan, kör keşiş bir karakter.
Film yapımcıları bu rol için dövüş sanatları uzmanı ve Çin’in en popüler ve en saygıdeğer aktörlerinden biri olan Donnie Yen’i seçtiler.




Yapımcı Allison Shearmur; “Donnie Yen’in karakterinde çok fazla bilgelik ve harika bir espri anlayışı var. Ondaki sanatçılık ve performans hissi bize karakteriyle ilgili çok fazla şey söylüyor. Yen ve Chirrut’da zarafet, kahramanlık ve asalet var.”

Pragmatik asker Baze Malbus, Chirrut’la birlikte büyüdü ve yakın arkadaşını evrenin öteki ucuna kadar takip etti.
Çin’in en büyük yıldızlarından biri olan Jiang Wen, Yen’in Chirrut’unu kusursuz tamamlıyordu ve Baze’yi oynamak için kusursuz bir seçimdi.
Jiang Wen karakteri için şöyle diyor; “Sonuç olarak yüreği iyi bir adam ve çok dürüst, arkadaşı Chirrut’a çok sadık. Ve Chirrut’un arkadaşları onun da arkadaşı.”

Bodhi Rook, İmparatorluk için çalışan bir kargo pilotu, ama acı bir gerçekle karşılaştığı zaman rotasını değiştiriyor.
Bodhi’yi canlandıran Riz Ahmed, karakteri için şöyle diyor; “Gareth, Bodhi’yi savaş filminde orada olmaması gereken biriymiş gibi tanımladı. Takımındaki herkes bir şekilde bir asker veya savaşçı ve orada kazara bulunan bir adam var, ama kendini gösterip bir işe yaraması gerektiğini fark ediyor. Çok sıradan bir adam, seyircinin bağ kurabileceği biri.”

Rogue One filminin yaratıcı ve eşsiz tasarımlı droidi K-2SO, artık Birliğe sadık olan, tekrar programlanmış eski imparatorluk güvenlik bekçisi.
Boyu 2,16 metre olan K-2SO’yu, komedi zamanlama duyularını ve varlığını, hareket yakalama ile droidi hayata geçiren Alan Tudyk oynuyor.

Gareth Edwards; “Alan bütün büyük komedi aktörleri gibi ne  kadar komik olsa da, sizi duygulandırmayı da başarıyor. K2’nin sadece bir komedi parçası olmasını istemedik. Dünyadaki yerini bulmaya çalışmasında hafif trajik bir yan var. Eğlenceli anlar var ama Alan ona bir ruh kattı.” Diyor.




Saw Gerrera bu hikâyedeki en karmaşık karakter olabilir ve kesinlikle daha önce Star Wars evreninde gördüklerimize hiç benzemiyor.
Aslında, Star Wars: Klon Savaşları animasyon serisinde karşımıza çıkan Saw, kanun kaçağı bir asi; İmparatorluğun devrilmesine inanan bir adam ama ne pahasına?
Çoğunluğun iyiliği için masumları feda etmek kabul edilebilir mi, yoksa bu onu, karşı oldukları kadar suçlu yapar mı?
Edwards, Saw Gerrera rolünü oynaması için Akademi Ödüllü® Forest Whitaker’dan başkasına bakmaya gerek görmedi.
Whitaker karakteri için şunları söyledi, “Saw inandıkları konusunda son derece net. İnsanları kurtarmak için gerekli olduğunu düşündüğü şeyleri yapabilir.”

Mads Mikkelsen’ın canlandırdığı Galen Erso, Jyn’in babası ve çok akıllı bir bilim insanı. Star Wars ailesinin bir parçası olan Mikkelsen; “Bu efsanevi film evreninin bir parçası olmak büyük bir onur. Star Wars’da bana çok ilginç gelen bir şey var, her ne kadar insan ırkından çok farklı görünen droidler ve farklı türde yaratıklar olsa bile çok insancıl.” diyor.

Komutan Krennic, Star Wars tarihinde çok önemli bir rol onuyor. Kendisi, sayesinde imparatorluğun korku yoluyla tüm galaksinin kontrolünü eline geçirebileceği, Ölüm Yıldızını yaratan adam.
Bu kötü karakteri oynamak için ekibe Ben Mendelsohn katıldı.

Kathleen Kennedy, Mendelsohn’ın oyuncu listesine katılması konusunda şöyle yorum yaptı; “Ben Mendelsohn, Gareth’ın [Edwards] Krennic’le ilgili konuşmaya başladığı ilk kişilerden biri oldu. Biraz huzursuz edici, ama yanı zamanda çocuksu bir özelliği de var. Ne yapacağı belli değil ve bence Darth Vader’a karşı durabilecek bir kötü olmak, gerçekten zor olacaktı. Ben’in girdiği bu muazzam karakteri izlerken gözlerinizi ekrandan alamayacaksınız.”





ROGUE ONE'IN YAPIMI

Star Wars: Güç Uyanıyor filmindeki çalışmaları ile BAFTA ödülü kazanan ve Akademi Ödülü®ne aday gösterilen Neal Scanlan, yine “Rogue One” dünyasında yaşayan yaratıkların yaratılmalarından sorumlu.

Gareth Edwards, Scanlan’a ve yaratıcı ekibine özgürlük ve karakterleri yeni bir şekilde yaratma şansı sundu.
Karakterlerin spontane olmalarını ve onların doğal olarak evrimleşmelerine yardımcı olmalarını istedi.
Sonuç olarak bu yaratıklara setteki diğer aktörler muamelesi yapıldı; öyle ki Scanlan, saç-makyaj takımından, yaratıkların üzerlerine diğer oyuncularda olduğu gibi toz, kir, ter ve yağ eklemelerini istedi.

Dünyanın önde gelen görsel efekt uzmanlarından biri olan başyapımcı John Knoll, Rogue One'ın yapımına yeni ve heyecan verici teknolojiler katmayı başardı.
Knoll sete gerçek zamanlı görsel efekt getirerek, Edwards’ın sanki gerçekten içinde çekim yapıyormuş gibi dünyanın son halinin nasıl olacağını görmesini mümkün kıldı. Gerçek zamanlı görsel efektler, resmen ekranda bir ortam yaratabiliyor ve Edwards’ın,  bu sahnedeki oyuncu performanslarını görmesini sağlayabiliyordu.




Knoll aynı zamanda imparatorluğa yapılan saldırılar sırasındaki gemi savaşları sahnesine, gemilerin içindeki çekimlere de yeni teknikler getirdi.
Her ne kadar gemiler hareket eden mafsallı yataklara yerleştirilse de, dışları çoğu zaman mavi veya yeşil perde oluyordu; ama Knoll ve ekibi, 15 metre çapında, 6 metre yüksekliğinde etrafını saracak dev LED ekranlar yaparak, görüntüleri bu ekranlarda oynattılar.
Bu yaklaşım sayesinde daha gerçekçi bir görüntü yaratarak, uzay savaşına yanlarından geçen lazerleri ekleyebildiler.

Rogue One filminin çekimi aslen Pinewood Stüdyolarında gerçekleşti; ama Edwards, mümkün olan yerlerde İngiltere ve İzlanda, Ürdün ve Maldivler gibi yerlerde gerçek setler kurulmasını da sağladı.
Bu pratik setlerin örnekleri arasında 106 metre uzunluğunda ve 60 metre genişliğinde Asiler üssü Yavin, 4 ve 17,5 metre genişliğinde ve 6,5 metre yüksekliğinde yorucu çalışmalarla tamamen araştırmalar ve fotoğraflardan yaratılan, Ölüm Yıldızı bulunuyor.


Filmin mmknmrtb notu :  7 / 10