Çocukluğunda geçirdiği hastalık sebebiyle konuşamayan, çevresiyle ıslık diliyle anlaşan Sibel’in hayatı tarla, orman ve ev arasında geçer.
Köyde kendini yalnız ve dışlanmış hisseden genç kadın, gizemli bir kurdun peşindeyken, bir gün ormanda saklanan Ali adında bir yabancıyla karşılaşır.
Sibel, Ali'yle iletişim kurmaya başlayınca, içinde gizlenen gücü fark edecektir.
Damla Sönmez’in performansıyla adından söz ettiren, bir kadının özgürleşme hikâyesini anlatan, yeni yılın merakla beklenen yerli filmlerinden Sibel, 22 Şubat'ta gösterime girdi."
Omzunda tüfeği, kıyafeti ve duruşuyla, daha ilk bakışta, 'dağa çıkmış bir gerilla kız' imajı uyandıran -hatta- Reha Erdem'in Jin'ini de akla getiren Sibel kızımız ile, onun dağda karşılaştığı, jandarmanın da peşinde olmasıyla hemen yakıştırdığımız üzere bir 'terörist' değil de sadece 'asker kaçağı' olduğu özellikle belirtilen 'militan' görünümlü oğlanın bu tamamen 'zahiri' varlıkları, özüme iki şey anlatıyor: İlk senaryo aslında böyle değildi, değiştirilmesi uygun görüldü; ya da mevzunun böylesi metaforlarla anlatılarak daha etkili olunabileceği öngörüldü..
En hafifiyle 'çekinik' olarak değerlendirebileceğim bu genel tavrın işe yaradığını söylemek, maalesef mümkün değil..
Sibel'in vasatı aşıp da iyi bir film olmasına en büyük engel ise; zaman zaman, derdini dolaysızca anlatma refleksiyle ya da mesaj verme kaygısıyla giriştiği bazı müdahalelerdi..
'Onlarla sürekli tarlalarda çalışan, bu süreçte de ona veya babasına belirli hiçbir tepki göstermeyen köylü kadınların, sanki bir anda örgütlenmişler gibi -hem de köy muhtarının en sevgili kızı olan- Sibel'i linç etmeye kalkışmaları' gibisinden sahneler; seyirciyi, kafasında oluşan bir takım soru işaretleriyle filme devam etmeye mecbur bıraktığı gibi, o ana kadar tıkır tıkır işleyen akışın ritmini de bozmakta..
Adeta, 'self-ajitasyon'a yönelik böylesi 'zorlama' girişimlere karşın Sibel'i -kadının özgürleşmesini destekleyen nihai tavrı sebebiyle de- değerli bir çalışma olarak görüyor ve kendisini; 'özgürce yaşamanın, farklı olmanın, sürüden ayrı durmanın suç sayıldığı bir ortamdan yükselen, isyankâr bir ıslık ya da sessiz bir çığlık' olarak selamlıyorum..
Sibel
Yönetmenler: Çağla Zencirci & Guillaume Giovanetti
Senaryo: Çağla Zencirci, Ramata Sy & Guillaume Giovanetti
Oyuncular: Damla Sönmez (Sibel), Emin Gürsoy (Emin), Erkan Kolçak Köstendil (Ali), Elit İşcan (Fatma), Meral Çetinkaya (Narin), Gülçin Kültür Şahin (Feride)
Yapımcılar: Marie Legrand, Rani Massalha, Michael Eckelt, Johannes Jancke, Marsel Kalvo, Nefes Polat, Christel Henon, Lilan Eche
Yapım: 2018, Turkey | France | Germany | Luxembourg, 95'
6 /10